Haç Hıristiyanlıkta Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesini simgeleyen dini bir sembol olarak görülmüştür (Buhari Libas 90; Buyu’ 102; Müslim İman 71). Zira Hıristiyanlıkta haç oğul tanrıyı temsil eden ve aynı zamanda insanları kutsamada kullanılan bir put olarak da telakki edilmektedir (Mahmut H. Şakiroğlu “Haç” DİA XIV 522-524).
Bu bakımdan fıkıh alimleri Hıristiyanlığın sembolü olan haçı Müslümanlar açısından alım satıma konu olabilecek (mütekavvim) bir mal olarak görmemişlerdir (İbn Nüceym el-Bahr V 59; Şirazi el-Mühezzeb II 208; İbn Kudame el-Muğni VII 427).
Buradan hareketle İslam alimleri Müslümanların haç gibi gayrimüslimlere ait dini sembolleri alıp satmalarını caiz görmedikleri gibi bu sembollerin üretimini yapıp gayrimüslimlere pazarlamalarının da meşru olmadığını ifade etmişlerdir (Şafii el-Ümm V 508; Şirbini Muğni’l-Muhtac IV 341; Mevvak et-Tac IV 319; İbnü’l-Kayyım Zadü’l-me‘ad V 675; el-Mevsuatü’l-Fıkhiyyetü’l-Kuveytiyye “Taslib” XII 91-92).
Bu itibarla bir Müslümanın haç üretmesi satın alması ve Müslümanlara veya gayrimüslimlere satması caiz değildir.