Hamile bir kadının gördüğü kanama âdet değil istihâze kanıdır. İstihâze kanı vücudun herhangi bir yerinden akan kan hükmündedir. Bu kanın akmasıyla yalnız abdest bozulur gusül gerekmez (Mevsılî el-İhtiyâr 1/29-30).
Hamile iken gelen kanamanın süreklilik arz etmesi hâlinde özür hükümleri geçerli olur. Bu durumdaki hamile bir kadın her namaz vaktinin girmesi ile yeni bir abdest alır; başka bir sebeple bozulmadıkça bu abdest o vakit çıkıncaya kadar geçerli olur (Mevsılî el-İhtiyâr 1/29).
Mâlikî mezhebine göre ise özür sahibinin abdesti vaktin girmesi veya çıkması ile değil özrün dışında abdesti bozan bir şeyin meydana gelmesi ile bozulur (İbn Rüşd Bidâyetü'l-müctehid 1/40-41; Desûkî Hâşiye 1/116). Dolayısıyla bir kimsede bulunan özür hâlinin kişiyi ileri derecede sıkıntıya sokması ve abdest almada ciddi zorluklarla karşı karşıya bırakması durumunda Mâlikî mezhebinin bu görüşü ile amel edilebilir.