Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
- Dinsiz bir kimsenin bu şekilde düşünmesi onun için zorunlu bir sonuçtur. Çünkü Kur’an Allah’ın sözü olarak kabul edilmezse o takdirde Hz. Muhammed (asm)’in yazması ihtimalinden başka ihtimal yoktur. Hz. Peygamberin binlerce nübüvvet delilini görmezlikten gelen veya öğrenme zahmetine katlanmayan bir cahil için böyle düşünmek son derece de doğaldır.
- Garip olan şudur ki Kur’an’ın Allah’ın sözü olduğunu gösteren dağ gibi büyük güneş gibi parlak delilleri görmeyenlerin bir yıldız böceği gibi sönük bir mikrop kadar küçük bir vesveseyi koca bir delil gibi algılamalarıdır.
- “Fakat özellikle bedevilerin ganimet almadan savaşmaya yanaşmaması ve bu konuda peygmberi sıkıştırmaları üzerine Peygamberin asker ihtiyacı olduğundan...” ifadesi tamamen uydurmadır hiçbir gerçekliği yoktur. Çünkü Enfal suresi Bedir savaşından hemen sonra inmiştir. Zaten konu Bedir savaşı ganimetleriyle ilgilidir. Ganimet ise savaştan önce değil savaştan sonra söz konusudur. Yani savaş bittikten sonra bu sure inmiş ve ilk defa İslam’da ganimetler söz konusu olmuştur. Bu sebeple sorudaki palavralar küfrün ve ön yargının insanı ne kadar yalancı duruma düşürdüğünü ve akıl sahibi insanların yanında ne kadar rezil ettiğini bir kez daha görmüş bulunuyoruz.
- Kur’an insanlar için indirilmiştir. İnsanların problemlerini çözmesine yönelik olarak inmesinden daha tabii ne olabilir ki!..
- Mekke devrinde son derece zayıf olan Müslümanlara sabır tavsiye edilmesi Medine döneminde güç kazandıktan sonra kendilerine zulmedip savaşanlarla savaşmalarına izin verilmesinden daha makul bir şey olabilir mi? Bu gibi çok makul ve hikmetli uygulamalara: “Kur’an yirmi üç yıl boyunca gelişen olaylara göre yazılmış ve duruma göre kimi ayetleri daha sonra değiştirilmiş bir kitap...” demek için mecnun olmak bile yetmez.
- Bizim sitemizde Kur’an’ın Allah’ın sözü olduğuna dair birçok bilgi yer almaktadır. Bu sebeple burada onları tekrar etmeye gerek görmüyoruz.
- Yalnız -soruda geçtiği gibi düşünenlere- şunu insanî bir görev vicdanî bir sorumluk olarak deriz ki eğer siz ve sizin gibi insanların gerçekten bu konuda öğrenme düşünceniz varsa size her şeyden önce Risale-i Nur eserlerini tavsiye ederiz. Sonra altından kalkamadığınız şüphelerinizi samimi olarak çözmek istiyorsanız bize tek tek sormanızı istirham ederiz.
- Eğer maksat üzüm yemek değil de sadece bağcıyı dövmek ise buna karşı da şu hatırlatmayı görev kabul ediyoruz:
“Cennet adam istediği gibi cehennem de adam ister... Cennet ucuz olmadığı gibi cehennem de lüzumsuz değildir.”
“Heva ve hevsine değil vicdanına kulak veren başarır. Kendini ateşten kurtaran kaptandır..."
“İmana girmek denemeye değer.. Çünkü hakiki imanı elde eden adam dünyaya meydan okuyabilir... Çünkü iman hen nurdur hem kuvvettir... Bu kuvveti kazanmak sizin de hakkınızdır. Siz de cennete girmeye layık olabilirisiniz...”
“Dinsizlik için toplamaya gayret ettiğiniz ufak-tefek vesveseler yerine iman için güneş gibi parlak delilleri görebilirisiniz. Tövbe kapısı açıktır... Sizin imana gelip cenneti kazanmanızdan elde edeceğimiz dünyevî hiçbir menfaatimiz yoktur. Tek menfaatimiz bizim gibi insan olan aynı yaratıcının sanatı olma yönüyle ontolojik kardeşimiz olan sizlerin doğru yolu bulmanızdan aldığımız vicdanî zevktir...”
Gerisi size aittir. Allah hepimize gerçeği göstersin âmin!..
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi