Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕- Kur’an’ın bazı ayetlerinde kafirlerin kıyamet günü kör olarak yaratılacağı belirtilirken bazı ayetlerde ise kafirlerin gözleri yukarı bakacağını yine bazı ayetlerde ise gözleri rezillikten aşağı bakacağını belirtmektedir.
- Kör olan bir kişi nasıl yukarı veya aşağı bakacaktır?
- Yine kör olan kişi amel defterini nasıl okuyacaktır?
Değerli kardeşimiz
A’ma ile ilgili ayetlerin mealleri:
“Ama kim benim zikrimden yüz çevirirse kitabımı dinlemez ve beni anmaktan gaflet ederse ona sıkıntılı bir hayat vardır ve Biz onu kıyamet günü kör olarak diriltir duruşmaya getiririz. 'Ya Rabbî ' der 'ben gözleri gören biri olduğum halde neden beni kör olarak haşrettin?' Buyurur ki: 'Bu böyledir. Nasıl âyetlerimiz sana geldiğinde sen onları unuttuysan bugün de sen öyle unutulur bir kenara atılırsın.'” (Tâhâ 20/124-126)
- Tefsircilerin genel kabulüne ayette yer alan “körlük” vasfı gerçek körlük değil azabı kendinden defedecek savunmadan yoksun olmak haklılığını ortaya koyacak delilleri bulmaktan yoksun olmak cennet yoluna girmesine engel olan küfrün varlığı sebebiyle o yolu gören gözden mahrum olmak gibi manalara gelir. Bu manaların hepsinde manevî körlük söz konusudur. (bk. Taberî Zemahşerî Razî Kurtubî ilgili ayetin tefsiri)
- Benzer bir yorum da şöyledir: Dünyada iken kafir olan kimse Allah’ın açık ayetlerini görmezlikten gelmekle kör gibi davranıyordu. "Ceza amelin cinsindendir." kaidesi gereğince dünyada Allah’ın kitabı Kur’an’ın gösterdiği mucizeler ve açık ilahî belgeleri –körlük göstererek- görmezlikten gelmeleri sebebiyle mahşerde de onun basiret gözleri alınır her şey ayan-beyan olduğu halde kendilerini savunacak bir delil göremeyecektir. (krş. Beydavî ilgili ayetin tefsiri)
- Bazı alimlerin görüşlerine göre Kâfirlerin basiretleri gibi basarları da (kalp gözleri gibi yüzlerindeki gözleri de) kör olabilir. Ancak bu körlük cehenneme atılacağı zamanda gerçekleşir.” (İbn Kesir ilgili tefsiri)
Buna mukabil:
“Doğru vâdin vaktinin yaklaştığı sıra işte o zaman kâfirlerin gözleri birden donakalır. 'Eyvah bizlere! Biz bundan tam bir gaflet içinde idik daha doğrusu kendimize zulmettik!' diyecekler.” (Enbiya 21/96-97)
Özetlersek haşirde kâfirlerin kör olarak haşredileceğine dair ayetlerle onların gözlerinin de göreceğini bildiren ayetler arasında bir çelişki yoktur. Görünürdeki çelişki iki şekilde çözülebilir:
a. Körlüğü ifade eden ayetlerde manevi körlük basiret körlüğü anlamınadır; görmeyi ifade eden ayetler ise gerçek manasıyladır.
b. Körlük de görmek de gerçek manalarıyladır. Ancak körlük önceki bir safhada gerçekleşir daha sonra tekrar gözleri görmeye başlar ki o günün dehşetini görsünler. Buna göre
“Suçlular ateşi gördüler orayı boylayacaklarını iyice anladılar. Etrafı yokladılar fakat ondan kaçacak bir yer bulamadılar.”(Kehf 18/53)
mealindeki ayetlerde geçen görme gerçek görmedir ve körlük safhasından sonra meydana gelmiştir. Yahut gözleri vardır fakat kendilerinin hoşuna giden hiçbir şey göremiyorlar bu açıdan amadırlar. Dem ek ki gözleri azabı ve sıkıntı manzaralarını görüyor fakat kendiler için söz konusu olmadığından sevinecekleri hiçbir manzara göremiyor. (bk. Mahasinu’it-tevil Alusî ilgili ayetin tefsiri).
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi