Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Bu gibi meselelerde esas teslimiyet ve Hakk’ın takdirini yerinde bulma olmalıdır. Yoksa her meselede bur gibi sorular sorullabilir:
“Öğlen namazı niçin on rekâttır? Cuma namazı neden cuma günü; zekât neden kırkta bir de yirmide bir değil? ilh...”
Bu tür soruların arkası kesilmez gider. Onun için bunların bir ubûdiyet sırrı olduğunu bilmemiz lâzımdır. Zâtî olarak namazın bir kısım hikmetleri olabilir.
Evet ferdin günde beş defa Mevlâsının huzuruna gelmesinin elbette birtakım maslahatları ve faydaları vardır. Ama rekâtların adetlerine gelince vitir üç rekât akşamın farzı üç rekât ikindinin dört rekâttır. Ve bu sayılar Allah tarafından vaz' edilmiştir.
Eğer bize denilseydi ki: “Günde beş defa ibadetle mükellefsiniz fakat ibadet şekillerini siz tesbit ediniz.” Biz rekât sayıları üzerinde çeşitli fikirler yürütebilirdik... Ve tabiî günlük işlerimize yaşayış şartlarımıza göre bir program düşünürdük. Adedi tayin keyfiyetinde aklın yolu başka vahyin yolu başka... Vahiyde senin mâneviyâtın ledünniyatın hesabına ayrı bir kalem oynamakta ayrı bir hikmet nescedilmektedir. Binâenaleyh burada namazın hikmetleri araştırılır rekât sayılarınınki değil...
Kur’ân-ı Kerim’in yirmi üç senede inmesinde de bu türlü hikmetleri vardır.
Bilgi için tıklayınız:
- Kur'an neden yirmi üç senede indirilmiştir? Bir defada gönderilemez miydi?
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi