Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Kabirler insana ölümü ve ahireti hatırlatır. Bunun içindir ki Efendimiz (s.a.v) daha önce cahiliyye devrinden yeni çıkan Müslümanların bir takım bâtıl inanç ve âdetleri hatırlamalarını ve hataya düşmelerini önlemek için yasakladığı kabir ziyaretlerini "Sizi kabirleri ziyaretten men etmiştim; artık şimdi onları ziyaret ediniz çünkü bu size ahireti hatırlatır." hadisleriyle yeniden tavsiye ve emir buyurmuşlardır.
Mevzumuzla alakalı olarak Müslim'de Ebu Hureyre'den rivayet edilen diğer bir hadiste de şöyle buyurulmaktadır:
"Resulullah (s.a.v) anasının kabrini ziyaret etti kendisi ağladı çevresindekileri de ağlattı. Sonra şöyle buyurdu:
'Rabbimden anam için istiğfar etmeyi istedim izin vermedi. Kabrini ziyarete izin istedim verdi. Kabirleri ziyaret edin zira bu size ölümü hatırlatır.'"
İbret almak Allah'ı hatırlamak için erkeklerin kabir ziyareti cumhura göre menduptur. Kadınların kabir ziyaretine gitmeleri ise mekruhtur. Fakat gayri meşrû davranışlarda bulunmadıkları takdirde onlar için de caiz olduğu cumhurun görüşüdür.
Kabir ziyaretinden üç türlü fayda hasıl olmaktadır:
1. Ziyaret eden ölümü ve ahireti hatırlar.
2. Salih kişilerin kabirlerinin ziyareti ruhlara inşirah verir.
3. Ziyaret zaman zaman bundan haberdar olan ölülere ünsiyet bahşettiği gibi ziyaret vesilesiyle edilen dualar ve okunan ayetlerden istifade etmelerini de sağlar.
Kadınların kabir ziyaretlerinin caiz olup olmadığı konusunda ihtilâf edilmiştir. Ancak Hz. Aişe ve Hz. Fatıma (r. anhuma)'nın kabirleri ziyaret ettikleri göz önünde bulundurularak meşru dairede olmak kaydıyla ziyaretlerinde sakınca olmadığı ve onların da ibret alma ihtiyacında oldukları düşünülebilir.
Ölüler kendilerini ziyaret edenlerden haberdar olurlar mı?
Bedir Savaşı'nda harbin sonunda Kureyş'den ölenler bir kuyuya dolduruldu. Allah Resulü (asm) onlara hitap ederek: "Ey filan oğlu filan ve falan oğlu falan! Allah ve Resulünün size va'd ettiklerini gerçek buldunuz mu? Ben Allah'ın bana va'd ettiğini gerçek buldum." dedi. Hz. Ömer (ra): "Ey Allah'ın Resulü! Ruhsuz cesetlere nasıl hitab ediyorsunuz?" diye sorunca Peygamberimiz (asm): "Benim söylediklerimi siz onlardan daha iyi duyamazsınız. Şu kadar var ki onlar cevap veremezler." buyurdu.
Peygamber Efendimiz (asm) bir kabrin yanından geçerken yanındakilere "Selam size ey mü'minler yurdunun sakinleri!" diyerek selam vermelerini emir buyurmuşlardır. Selam anlayana verileceğine göre ölüler kendilerini ziyaret edenleri tanıyorlar demektir. Müdakkik alimlerden birisi olarak tanınan İbn Kayyım el-Cevziyye ölülerin özellikle Cuma ve Cumartesi günleri ziyaret edip dua edenlerden ve çocuklarının güzel davranışlarından duydukları sevinci nakleder.
Kişi kabrin başında kolayına gelen Kur'an ayetlerinden okur. Kabirde Kur'an okunması sünnettir. Çünkü Kur'an okumanın sevabı orada olanlara ulaşır. Ölü de hazır olan gibidir. Onun hakkında da Allah'ın rahmeti umulur. Kur'an okumanın peşinden kabulünü umarak ölüye dua edilir. Çünkü dua ölüye fayda verir. Kıraatin peşinden yapılan dua kabul olunmaya daha yakındır.
Kabri ziyaret eden kimsenin Yâsin suresini okuması müstehaptır. Çünkü Hz. Enes'ten rivayet edildiğine göre Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Her kim kabristana girer de Yâsin'i okur ve sevabını ölülere bağışlarsa o gün Allah Teâlâ onların azabını hafifletir. Kendisinin de bu kabristandaki ölüler sayısınca sevabı olur." (bk. Kurtubî Tezkira fî ahvâli’l-mevta Beyrût 1986 1/102; İbn Kudame el-Muğni 2/422; İbn Abidin 2/243; Umdetu'l Kari Şerhu Sahihi Buhari 3/118)
Yine Hz. peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Ölülerinize Yâsin suresini okuyun." (İbn Mace Sünen Cenaiz 24; Ebu Davud Sünen Cenaiz 4)
Bir kısım Hanefîler bu hadise dayanarak "Kişi amelinin sevabını bir başkasına bağışlayabilir ameli-kıraat namaz oruç sadaka veya hac-hangi çeşitten olursa olsun fark etmez." diye hükmetmişlerdir.
Kabir ziyareti yapılırken ölünün yüzüne doğru dönülerek selam verilmeli ve dua edilmelidir. Bu esnada kabri öpmekten yüzünü gözünü sürmekten ve etrafında dönmek (tavaf) den sakınılmalıdır. Çünkü bu gibi davranışlar bid'attır ve dinde yeri yoktur.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi