Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕1) Gizli şirke günümüzde yaygın olarak yapılanlarından örnekler verebilir misiniz? Biz 15-16 tane bulduk sayfanızdan yardım aldık. Ama örneklerin çoğalması lazım.Yardımcı olursanızçok seviniriz.
2) Peygamberin davranışları. ~Böyle dostunuz oldu mu?~ diye karşımıza gelenler. Sizden isteğimiz bunun hakkında küçük bir metin hazırlamanız.
- Vaaza nasıl başlacağım hakkında ve etkileyici olma konusunda.
Değerli kardeşimiz
Cevap 1:
Biz sizin hangi örnekleri bulduğunuzu bilemediğimiz için aynı şeyleri söylemiş olabiliriz.
- Bugün en fazla şirk alanı şunlar olabilir:
a) Mezarlardan vesilelik yönü bırakıp doğrudan kabrin sahibinden bir şeyler istemek. Yani: “Allah’ım! Şu zat hürmetine benim şu işimi yap!” yerine “Ey filanca zat! Ne olur benim işimi yap!” gibi ifadeler şirke kapı açar.
b) Bir ibadet yaparken Allah’ın rızasını insanların da iltifatını kazanmaya çalışmak; riyâkarlık etmek çok yaygın olan gizli şirklerden biridir.
c) Hacca gitmeye hevesli olmadığı halde komşusu gittiği için ondan daha aşağı kalmamak için hacca gitmek de böyle bir gizli şirktir.
d) İnsanların gözünde cömert olduğunu kanıtlamak için ziyafetler vermek.
e) Normalde beş lira vermeyi düşünürken bazı kimseleri gördüğü için on lira sadaka vermek...
f) Namazın rükünlerini / kıraat rüku ve secdelerini oradaki bazı insanlardan ötürü uzatmak ağır ağır namaz kıldığını göstermek…
g) İnsanların görsün diye dudaklarını kıpırdatarak zikretmek Kur’an okumak...
Not: İnsanlar bazen bütün bu işleri yaparlar fakat hiç de insanların iltifatını nazara almazlar. Örneğin evde hızlıca namaz kıldığı halde camide sükun ve huzuru bulduğu zamanı ve zemini müsait olduğu için daha düzgün namaz kılmak riyakarlık değildir. Fakat insanların hatırını saydığı oranda ibadete riya ve gizli şirki karıştırmış olur...
Cevap 2:
Vaaza başlarken şu hususları sırasıyla takip etmek âdettendir:
- Euzu-Besmele
- Hamdele-Salvele okunur. Sonra
- Ayet-hadis zikredilir. Örneğin:
“Andolsun! Allah’ın Resûl’ünde sizin için Allah’a ve âhiret gününe kavuşmaya inananlar ve Allah’ı çok zikredenler için en güzel bir örnek vardır.”(Ahzab 33/21)
“Şüphesiz sen büyük bir ahlak üzeresin.”(Kalem 68/4)
mealindeki ayetler ışığında konu açıklanabilir.
- Vaazın konusuna uygun olarak bir giriş yapılır. Ardından;
- İlgili ayet ve hadislerin açıklaması yapılır ve onların ışığında vaaz konusu sürdürülür. Örneğin: onun tevazuu takvası şecaati sahaveti fetaneti ailesine karşı saygı ve sevgisi ümmetine karşı şefkat ve merhametiyle ilgili bazı hadisler zikredilebilir.
- Tevazzu ile ilgili şu hadis zikredilebilir:
“Medine halkından bir cariye (bile) ihtiyaç duyduğu bir konu için Resulullah’ın elinden tutardı (onu yanına alırdı) ve o da elini cariyenin / kadının elinden çekmezdi (kadının istediği yere giderdi); öyle ki kadın onu Medine’nin istediği yerine çeker götürürdü.”(İbn Mace Zühd 16)
Not 1: Hz. Peygamber (asm)'in kadının elini tutmadığına dair sahih hadisler vardır. Onun o ifadeler alimler tarafından tevil edilmiştir.
- Mümkünse konuyla ilgili (hurafe olmayan) güzel bir veya birkaç kıssa / canlı örnekler ile konu daha da açıklığa kavuşturulur.
- Örneğin cömertliği ile ilgili şu hadis zikredilebilir:
Sehl b. Sa´d anlatıyor:
“Bir kadın dokuduğu kumaşı Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem´e getirip verdi ve: ‘Bunu senin giymen için ellerimle dokudum.’ dedi. Hz. Peygamberin böyle bir kumaşa ihtiyacı vardı; onu aldı ve giyinip yanımıza geldi. Elbiseyi Resûl-i Ekrem´in üzerinde gören bir adam Hz. Peygambere: 'Bu ne kadar da güzelmiş! Verseniz de ben giyinsem.' dedi.
Hz. Peygamber: 'Peki!..' dedi. Orada biraz oturduktan sonra evine gitti; kumaşı katlayıp o adama gönderdi. Sahâbîler kumaşı isteyen o zâta: 'Hiç de iyi yapmadın; Resûl-i Ekrem´in bir elbiseye ihtiyacı vardı. Onun kendisinden bir şey isteyeni geri çevirmediğini bile bile kumaşı istedin.' dediler.
O zât şunları söyledi: 'Vallahi ben onu giyinmek için değil kendime kefen yapmak için istedim.' Gerçekten de o kumaş bu zâtın kefeni oldu.” (bk.Buhârî Cenâiz 28; Nesâî Zînet 97; İbni Mâce Libâs 1)
Not 2: Vaazın tesirli olması için:
a) Tesir etsin diye konuşulmamalıdır.
b) Konuşmada güzel cümlelerle edebi sanatlara yer verilmelidir.
c) Kendi konuşmasındaki ifadelere değil konuya yoğunlaşmalıdır.
d) Tesiri halk etmek Allah’a aittir bunu ona bırakmalıdır.
e) Allah’ı anlatırken onun huzurunda dururken İnsanların iltifatını aramamalıdır. Bu tür gösterişler vebaliyle beraber cemaate de ağırlık hissi verir.
f) Yapmacık ifadelerden mutlaka sakınmalıdır.
g) Güncel siyasi konulara girmeden günlük canlı örneklere yer verilmelidir.
Daha bir çok hususu ferasetinize havale ederiz...
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi