Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hristiyan ve Yahudilerle karşılaşınca yolu onlara daraltın anlamında bir hadis var mı?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Soru Detayı

- Enes (r.a.)’dan gelen bir rivayette Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: 
“Hıristiyan ve Yahudilerle karşılaşınca önce siz selâm vermeyin (onlar size versinler siz karşılık verin) bir yolda onlarla karşılaşınca (kenardan geçmeleri için) yolu onlara daraltın.” (Müslim Selâm)
- İnternette böle hadisler ço k bu hadis sahih midir yoksa insanlar peygamberimize iftira mı atıyorlar yani mevzu mudur?

Değerli kardeşimiz

İlgili hadis için bk. Müslim Selam 13/2167.

- Bu hadisi Tirmizi Ebu Davud Ahmed b. Hanbel de rivayet etmiştir. Bunun sıhhatinde şüphe yoktur.

- Yolu onlara daraltmaktan maksat kasten onların yolunu daraltmak onları zor durumda bırakmak manasına gelmez. Bilakis bunun manası şudur:

Şayet Müslümanlarla gayri müslimler dar bir yolda/bir kaldırımda karşılaşırlarsa Müslümanlar onlara karşı hürmet ve saygı hislerinden ötürü onlara ikramda bulunmak niyetiyle yol vermesinler ve onların hatırı için boş yere kendilerini sıkıştırmasınlar. Onlar normal yollarına devam etsinler karşı taraftaki gayri müslimler -şayet sıkışırlarsa- sıkışsınlar. (krş. Munavi Feyzu’l-Kadir 6/386)

Bu söylediklerimizin en büyük delili ne Hz. Peygamber (asm)'in ne de sahabenin kasten gayri müslimlere karşı yolu daralttıklarına ve bilerek onları sıkıştırdıklarına dair hiç bir bilginin olmamasıdır.

Bu sebeple burada İslama karşı olumsuz bir imajın varlığı değil Müslümanların izzetli konumlarının tezahürü söz konusudur.

Demek ki bu uygulamayı İslam’ın izzetini göstermeye yönelik bir davranış olarak değerlendirmek gerekir. Bu ise zaman ve zemine göre farklılık arz edebilir. Eskiden -her şey din çerçevesinde değerlendirildiği için- böyle bir davranış Müslümanın vakarını izzetini yansıtmış olabiliyordu.

Bugün global dünya medeniyetinde din değil başka evrensel kurallar nezaketler ön plana çıkmıştır. Karşı tarafa böyle bir davranış sergilemek izzeti vakarı değil nezaketsizliğin görgüsüzlüğün belgesi olacaktır. İmam Gazalî şöyle diyor:

“Bir sünnet fasık olan kimselerin şiarı / nişanı adeti simgesi haline gelmişse biz onun terk edilmesine hükmediyoruz.” (İhya II/270)

Biz de bu büyük imamın yolunu takip ederek diyoruz ki:

“Eğer gayri müslimleri yolda sıkıştırmak bu asırda nezaketsiz ferasetsiz görgüsüz insanların şiarı/nişanı âdeti simgesi alameti olarak değerlendiriliyorsa bu davranışı terk etmenin zorunlu olduğuna hükmediyoruz.”

Selam verme konusuna gelince:

Yahudiler Medine döneminde Hz. Peygamber (asm) ile karşılaşınca "Sana ölüm olsun." anlamına gelen "Es-samu aleyke" şeklinde selam veriyorlardı. Hz. Peygamber (asm) onların bu kaba selamlarına "aleyküm " (size olsun) diye cevap vermekle yetinir edepli ve yumuşak tavrını değiştirmezdi. Bu arada inen bir ayetle Yahudilerin bu tavrı kınandı ve onların cehenneme girecekleri bildirildi. (bk. Mücadele 58/8)

Ashabı kiramdan kimilerinin Yahudilere aynı sözlerle hatta "ölüm kınama ve lanet size olsun" gibi ilavelerle cevap vermesi üzerine Allahın Rasulü ehli kitapla olan selamlaşmayı şu şekilde belirledi:

"Size Ehl-i kitaptan birisi selam verince 'Aleyke veya aleykum (sana veya size de olsun)' şeklinde cevap veriniz."(Buharî İsfi'zan 22; Müslim Selam 9 87)

- Selam özellikle İslam’ın bir şiarı olduğu için baştan gayri müslimlere selam vermek uygun görülmemiştir. Fakat -alimlerin büyük çoğunluğuna göre- onların selamını almak da vaciptir.

Bununla beraber selam dışında “merhaba hayırlı sabahlar” gibi ifadelerle gayri müslimlere bu kelimelerle -baştan- selam verilebilir. (bk. Merkezu’l-Fetva rakam: 32758)

- Bazı alimler gayri müslimlere ilk başta da selam verilebileceğini kabul etmişlerdir. Selam İslam’ın tahiyyesi olduğu için buna hürmeten ilk başta gayri müslimlere verilmemesine dair emir -haramı değil- bir keraheti ifade eder. Nitekim Alkame ve İmam Nehai’nin de içinde bulunduğu bir kısım alimlere göre söz konusu gayri müslim bir yakının komşun varsa veya İslam’ın maslahatı söz konusuysa ya da ihtiyaç gibi meşru bir sebep varsa baştan da selam verilebilir. Ancak Nevevi bu yasağın haramlığı ifade ettiğini belirtmiştir. (krş. Nevevi Şerhu Müslim 14/145)

İmam Evazi’nin şöyle dediği rivayet edilmiştir:

“Eğer ilk baştan gayri müslim kimseye selam verirsem benden önce salih kimseler de vermiştir. Şayet vermezsem benden önce salih kimseler de vermemiştir.” (bk. Nevevi a.g.y; İbn Hacer 11/45;  İbn Battal Şerhu’l-Buhari 9/34)

- Evet İmam Evzai’nin dediği gibi bazı alimler ilk baştan gayri müslimlere selam verilebileceğini söylemişlerdir. (bk. İbn Kayım Zadu’l-Mead 2/388)

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi