Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Cenâb-ı Hak Nûh (a.s)'a vahyettiği gibi Hz. Muhammed (sav)'e de vahyettiğini bildirmiş (Nisâ 4/163) Hz İbrahim (as) ve ondan sonra gelen bazı peygamberleri ve mensuplarını "Müslüman" olarak nitelemiştir.
"Bir zaman Rabbi ona: 'İslâm ol' dediğinde İbrahim: 'Alemlerin Rabbi olan Allah'a teslim oldum.' demişti."
"İbrahim İslâm ümmetinden olmayı oğullarına da vasiyet etti. Yakub da onu tavsiye ederek: 'Oğullarım! Allah sizin için bu dini seçti. O halde sizler sadece Müslümanlar olarak can verin.' dedi."
"Yoksa siz Yakub'a ölüm geldiği sırada yanında mı bulunuyordunuz? O zaman o oğullarına: 'Benden sonra neye tapacaksınız?' demiş oğulları da: 'Senin ve ataların İbrahim İsmail ve İshak'ın ilâhı olan tek ilâha kulluk edeceğiz. Bizler O'na teslim olduk' demişlerdi." (Bakara 2/131-133).
Şu ayet-i kerîmede peygamberlerin mesajının temelde bir ve aynı olduğu ve bunun da İslâm'dan ibaret bulunduğu şöyle ifade buyurulur:
"Allah'a bize indirilene İbrahim'e İsmail'e İshak'a Yakub'a ve torunlarına indirilene Musa'ya ve İsa'ya verilen ve diğer peygamberlere Rableri tarafından verilene iman ettik. Onlar arasında bir ayının yapmayız biz de Allah'a teslim olanlarız deyin." (Bakara 2/136).
Ancak daha sonra Yahudi ve Hristiyanlık dininin bozulduğu ve mensuplarının şirke düştükleri bir önceki ayette şöyle anlatılır:
"Kitap ehli: 'Yahudi ve Hristiyan olun ki doğru yolu bulasınız.' dediler. Ey Muhammed! De ki: 'Hayır biz bâtılı bırakıp hakka yönelen İbrahim'in dinine uyarız O Allah'a ortak koşanlardan değildi.' " (Bakara 2/135).
Diğer yandan tesis (üç ilâhı bir sayma) inancının onları küfre düşürdüğü de ifade edilir:
"Gerçekten 'Allah Meryem'in oğlu İsa'dır.' diyenler kâfir olmuşlardır." (Mâide 5/72).
"Şüphesiz ki: 'Allah üç ilâhtan biridir.' diyenler kâfir olmuştur. Oysa tek bir ilâhtan başka hiçbir ilâh yoktur." (Mâide 5/73).
"Yahudiler Üzeyr Allah'ın oğludur Hristiyanlar da İsâ Allah'ın oğludur dediler. Bu onların ağızlarında geveledikleri câhilce sözleridir." (Tevbe 9/30).
Kur'an-ı Kerîm'de Hz. Musa'ya ve Tevrat'a tabi olanlara da "Yahudi" Hz. İsa'ya ve İncil'e tabi olanlara da "Nasrânî" adı verilmiştir. Hz. İbrahim'in temsil ettiği tevhid dini de "Hanîf dîni" olarak isimlendirilir. Diğer yandan İncil Tevrat veya Zebur'a tabi olanların hepsine birlikte kutsal kitap sahipleri anlamında "Ehl-i kitap" denilir. Nasrânîlere Hz. İsa'dan çok sonra Yunanca bir kelime ile "Hristiyanlık" adı verilmiş mensuplarına da "Hristiyan" denilmiştir.
Cenâb-ı Hak Hz. Muhammed'in davet ittiği son dine ise özel ad olarak "İslâm" terimini kullanmıştır. Ayetlerde şöyle buyurulur:
"Şüphesiz Allah katında din İslâm'dır." (Âl-i İmrân 3/19).
"Eğer seninle mücadele ederlerse de ki: 'Ben Allah'a yöneldim. Bana tabi olanlar da.'. Kendine kitap verilenlere ve okur yazarlığı olmayanlara de ki: 'İslâm oldunuz mu?' Eğer Müslüman olurlarsa doğru yolu bulmuş olurlar." (Âl-i İmrân 3/20).
"Kim İslâm'dan başka bir din ararsa onun dini asla kabul edilmeyecektir." (Âl-i İmrân 3/85).
"Allah kimi hidayete erdirmek isterse onun gönlünü İslâm'a açar." (En'âm 6/125).
Bütün insanlığa hitabeden ve evrensel bir mesaj getiren son tevhid dini en mükemmel düzeye ulaştırılmıştır.
"Bugün dininizi sizin için ikmâl edip üzerinize nimetimi tamamladım ve din olarak size İslâm'ı seçtim." (Mâide 5/3).
Kendi devirlerindeki toplum ihtiyaçlarını karşılayan önceki semâvî dinler İslâm'ın gelişiyle yürürlükten kaldırılmış ve İslâm onların da yerini almıştır.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi