- Hz. Ömer’e Semüre’nin içki sattığı haberi ulaştı da şöyle dedi:
“Allah Semüre’yi öldürsün! O Resûlullah’ın (asm): ‘Allah Yahûdîlere lanet etsin! Onlara iç yağları haram kılınmıştı bunun üzerine onlar bu yağları eritip sattılar’ buyurduğunu bilmiyor mu?” (Müslim “Müsâkât” 72)
• Bu hadis rivayetine göre Semüre (ra) içki mi satmıştır? Hz. Ömer neden ona lanet etmiştir?
• Hadîsin Buhârî’deki halinde neden Semüre (ra)’ın ismi gizlenmiştir?
Değerli kardeşimiz
Semüre b. Cündeb’in (r.a.) içki sattığına dair rivayetler başta Buhari ve Müslim olmak üzere pek çok kaynakta geçmektedir.
Buhari rivayeti şöyledir:
Hz. Ömer’e falancanın içki sattığı ulaştı da Ömer: “Allah o falan kişiyi öldürsün. O Resülullah’ın (asm): ‘Allah Yahudilere lanet etsin! Onlara iç yağları haram kılınmıştı bunun üzerine onlar bu yağları eritip sattılar.’ buyurduğunu bilmiyor mu?” (Buharî Büyû 103)
Müslim rivayeti şöyledir:
Hz. Ömer’e Semüre’nin içki sattığı haberi ulaştı da şöyle dedi: “Allah Semüre’yi öldürsün! O Resülullah’ın (asm): ‘Allah Yahudilere lanet etsin! Onlara iç yağları haram kılınmıştı bunun üzerine onlar bu yağları eritip sattılar.’ buyurduğunu bilmiyor mu?” (Müslim Müsakat 72)
Buharî ve Müslim’in naklettiği hadisin senedinde bulunan ravilerin biyografilerine dair bilgilere bakıldığında raviler arasında hoca talebe ilişkisi dikkatimizi çekmekte vefat tarihleri itibariyle senedin ittisaline halel getirecek bir unsur bulunmamaktadır.
Dolayısıyla hadisin isnadının her iki rivayette de muttasıl olduğunu söyleyebiliriz.
Rivayeti nakleden ravilerin tamamımın güvenilir olup münekkit âlimler tarafından çeşitli ifadelerle tevsîk edilmişlerdir.
Bu itibarla rivayet isnad bakımından sahihtir.
Buharî’nin rivayetinde Semüre (r.a.)’in adı açıkça zikredilmemekte ancak Müslim’in rivayetinde isim Semüre b. Cündeb olarak zikredilmektedir.
Devamında Buharî’nin rivayetinde Hz. Ömer b. Hattab’a falanın içki sattığı ulaştığında Ömer b. Hattâb: “Allah o falan kimseyi öldürsün!” şeklinde yer alan ifade Müslim’in rivâyetinde Hz. Ömer b. Hattab’a Semüre’nin içki sattığı ulaşınca Ömer b. Hattâb: “Allah Semüre’yi öldürsün!” şeklinde yer almaktadır.
Bir diğer farklılık da Buharî rivayetinde Hz. Ömer’in sözü “Allah Yahudilerin canını alsın” şeklinde geçerken aynı ifade Müslim’in rivayetinde “Allah Yahudilere lanet etsin” şeklinde geçmektedir.
Manayla rivayeti tecviz eden birisi olarak Buharî’nin sahabi ismini saygıdan veya Şiîlerin sahabe düşmanlığına destek olmamak düşüncesiyle gizlediği düşünülebilir.
İbn Hacer rivayeti şerh ederken şu ifadelere yer vermektedir:
“İbnü’l-Cevzî Kurtubî ve daha başkaları Semüre’nin şarap satmasının keyfiyeti konusunda üç farklı yorumla ihtilaf etmişlerdir:
1. Hz. Semüre bu şarapları Ehl-i kitaptan cizye olarak aldı ve onların bu şekilde satışının caiz olduğuna inanarak sattı.
2. O şarap yapılabilen sıkılmış meyve suyu satıyordu. Sıkılmış meyve suyu ile şarap kastedilirdi. Üzüm denildiğinde de şarap anlaşılırdı. Hattabî “İçkinin haram olduğu sözü yayıldıktan sonra Semüre’nin içki sattığını zannetmiyorum. Onun sattığı mutlaka meyve suyudur.” demiştir.
3. Semüre b. Cündeb (r.a.) şarabı sirkeye çevirip sattı.
Ayni de bu görüşleri aynen nakledip devamla şunu zikretmektedir:
"İsmailî’nin el-Medhal isimli eserinde zikrettiğine göre; muhtemeldir ki Semüre (r.a.) şarabın haramlığını biliyor ancak satılmasının haram olduğunu bilmiyordu. Eğer Semüre bunu bilerek yapmış olsaydı Hz. Ömer (r.a.) onu işinde bırakmaz ve azlederdi…”(1)
Diğer Buhari şarihlerinin de özellikle onun sirkeye dönüştürüp sattığını sıkılmış meyve suyu sattığını söylemesi bu yorumları güçlü hâle getirmektedir.(2)
Araplar üzümü de hamr diye tesmiye ederlerdi. İbn Sîde “Sanırım bu şarabın üzümden olmasından kaynaklanmaktadır.” demektedir. Bunu Ebu Hanife nakletmiştir ki Yemen lügatidir.
Nitekim Yusuf Suresi’nin 36. âyetinde üzüm manasına gelmektedir:
“Onunla birlikte zindana iki genç de girdi. Onlardan biri: 'Ben rüyamda şarap (yapmak için üzüm) sıktığımı gördüm.' dedi. Diğeri ise 'Ben de rüyamda başımın üstünde kuşların yediği bir ekmek taşıdığımı gördüm dedi. Bize bunun yorumunu haber ver. Muhakkak ki biz seni muhsinlerden birisi olarak görüyoruz.' (dediler).”(Yûsuf 12/36)
Yine Muhammed Suresi’nin 15. ayetinde de sarhoşluk vermeyen içecek manasında kullanılmıştır:
“Muttakilere vadedilen cennetin durumu şöyledir: Orada bozulmayan su ırmakları tadı değişmeyen süt ırmakları içenlere zevk veren şarap (hamr) ırmakları ve süzme bal ırmakları vardır. Onlar için orada meyvelerin her türünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır. Bunların durumu ateşte temelli kalacak olan ve bağırsaklarını parçalayan kaynar su içirilen kimselerin durumu gibi olur mu?”(Muhammed 47/15/)
Ayette geçen hamr kelimesinin sarhoşluk vermeyen şarap yani içecek manasında kullanıldığı ifade edilmiştir.(3)
Semüre hadisinde geçen hamr hakkında Hattabî şöyle demektedir:
Semüre şarap yapanların kullandığı üzüm suyunu satmıştır. Sonunda şaraba dönüştüğünden mecazen ona da hamr denilmiştir. Onu satmak mekruh olduğu için Hz. Ömer Semüre’ye karşı garazkar konuşmuştur.(4)
Zebîdî “Şimdi şeyhimizin bu söz gariptir” sözü sana açıklanmış oldu.” demektedir.(5)
Buradan da anlaşılmaktadır ki Hz. Ömer’in sözünün olaya şahit olanlar için değilse bile sonradan duyanlar için yanlış anlamaya müsait kapalı bir yönü bulunmaktadır.
Bilinen şarihlerin hiç birisi Semüre (r.a.)’ı sarhoşluk veren şarap satmakla suçlamamışlardır.(6)
Kaynaklar:
1) İbn Hacer Fethu’l-barî; Ayni Umdetü’l-karî ilgili hadisin şerhi.
2) İbnü’l-Mülakkin et-Tavzîh; Kastallanî İrşadü’s-sarî; Suyutî et-Tevşîh ilgili hadisin şerhi.
3) bk. ez-Zeccac Me‘âni’l-Kur’ân ve i‘râbuh 5/9.
4) ez-Zebîdî Tâcu’l-arûs 11/210.
5) ez-Zebîdî 11/211.
6) H. Gültekin A. Çimen Semüre b. Cündeb ve Hakkındaki Eleştiriler İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi 7 (3) 2080-2102.
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi