Abdullah Parlıyan Meali
İnanmış gibi görünen o gizli inkârcılar sağır, dilsiz, kördürler; artık doğru yola, hakka dönmezler.
Ahmet Varol Meali
Bunlar sağırdırlar, kördürler ve dilsizdirler. Artık girdikleri yoldan geriye dönmezler.
Ali Bulaç Meali
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bundan dolayı dönmezler.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, bu yüzden doğru yola dönmezler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Onlar, sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.
Diyanet Vakfı Meali
Onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple onlar geri dönemezler.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
(Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.
Elmalılı Meali (Orjinal)
sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, artık bunlar dönmezler
Hasan Basri Çantay Meali
(Onlar) sağırlar, dilsizler, körlerdir. Artık (Hakka) dönmezler.
Hayrat Neşriyat Meali
(Onlar) sağırdırlar (hakkı işitmezler), dilsizdirler (hakkı söylemezler), kördürler(hakikati görmezler). Bu yüzden onlar (hakka) dönemezler.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Onlar birtakım sağırlar, dilsizler, körlerdir. Artık onlar (o dalâletten) dönmezler.
Suat Yıldırım Meali
Sağır, dilsiz ve kördürler onlar. Onun için hakka dönmezler. [22, 46]
Şaban Piriş Meali
Onlar sağır, dilsiz kör kalarak bir daha dönmezler.
İbni Kesir
Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar artık dönmezler.
Seyyid Kutub
Onlar sağır, dilsiz ve kördürler. Bu yüzden geri dönemezler.
Tefhim-ul Kuran
(Onlar) Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bundan dolayı dönmezler.
Yusuf Ali (English)
Deaf, dumb, and blind, they will not return (to the path).
M. Pickthall (English)
Deaf, dumb and blind; and they return not