Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
- Hz. Ali (ra)’in bütün evliyaların piri ve reisi olduğunda şüphe yoktur. Hiçbir veli sahabeye yetişmez. Cennetle müjdelenmiş on kişiden biri olan Hz. Ali (ra)’nin manevî kemalatı ilim ve takvası tartışmasızdır.
- “Kişi sevdiğiyle beraberdir.”(Buhari Edeb: 96; Müslim Birr: 165) mealindeki hadisin gösterdiği doğrultuda Allah’ın rızasını esas alan ve Hz. Peygamber (asm)’in yolunun yolcusu olma adına Hz. Ali (ra)’yi sevmenin büyük bir faydası olacağı muhakkaktır. Fakat sevginin alametleri vardır: Seven sevdiğinin bütün hayatını kendinde göstermek ister onun takip ettiği yolu takip etmek ister. Yoksa sevgi iddiası havada kalmaya mahkumdur.
Nitekim bir hads-i şerifte Hz. Ali (ra)'ye hitaben Efendimiz (asm) -özetle- şöyle buyurmuştur:
“Ya Ali! İsa (a.s.) hakkında olduğu gibi senin hakkında da iki taife helak olur: Bunlardan Yahudiler İsa’ya olan kinlerinden ötürü onun annesine iftira ettiler. Hristiyanlar ise ona karşı aşırı sevgilerinden ötürü onu kendi makamından öteye uçurdular.” (bk. Kenzu’l-Ummal h. no: 36399).
Hz. Ali (ra) de Efendimiz (asm)'in bu beyanına dayanarak şunları söylemiştir:
“Dikkat edin; benden dolayı iki kişi / grup helak olur: Bunlardan biri bana olan aşırı sevgilerinden ötürü (İslam’ın kabul etmediği şeyleri bana isnat ederek) helak olur. Diğeri bana karşı beslediği kin ve nefret yüzünden helak olur."(bk. a.g.e).
İlave bilgi için tıklayınız:
- Bir Müslüman Hz. Ali ve Âl-i beyt’i sevmekle ibadet sorumluluğundan kurtulabilir mi?
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi