Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Nisâ Suresi - 74. ayet

Oluşturulma tarihi: 6.02.2025 22:55    Güncellendi: 6.02.2025 22:55

Nisâ Suresi - 74. ayet



Abdullah Parlıyan Meali

Öyleyse bu dünya hayatını ahiret ile takas etmek isteyenler, Allah yolunda savaşsınlar. Allah yolunda savaşan herkese, ister öldürülmüş olsun, ister zafer kazansın zamanı geldiğinde, ona büyük bir mükafat vereceğiz.

Ahmet Varol Meali

O halde, dünya hayatını ahiret hayatı karşılığında satanlar, Allah yolunda çarpışsınlar. Kim Allah yolunda çarpışır sonra öldürülür veya üstün gelirse ona büyük bir ecir vereceğiz.

Ali Bulaç Meali

Öyleyse, dünya hayatına karşılık ahireti satın alanlar, Allah yolunda savaşsınlar; kim Allah yolunda savaşırken, öldürülür ya da galip gelirse ona büyük bir ecir vereceğiz.

Diyanet İşleri Meali (Eski)

O halde, dünya hayatı yerine ahireti alanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır, öldürülür veya galib gelirse, Biz ona büyük bir ecir vereceğiz.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

O hâlde, dünya hayatını ahiret hayatı karşılığında satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse, biz ona büyük bir mükâfat vereceğiz.

Diyanet Vakfı Meali

O halde, dünya hayatını ahiret karşılığında satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

O halde geçici dünya hayatını, ebedî ahiret hayatı karşılığında satacak olanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Her kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse, her iki durumda da biz ona yarın pek büyük bir mükafat vereceğiz.

Elmalılı Meali (Orjinal)

O halde seferber olun da o geçici Dünya haytı Âhıretin ebedî hayatına satacak olanlar çarpışsın, her kim Allah yolunda çarpışır da katlolunur veya galib gelirse iki surette de biz ona yarın pek büyük bir ecir vereceğiz

Hasan Basri Çantay Meali

Artık âhiret (seâdeti) yerine (geçici) dünyâ hayaatını satacak olanlar Allah yolunda muhaarebe etsin. Kim Allah yolunda vuruşub da öldürülür, yahud (düşmanına) galebe ederse ona pek büyük bir ecîr vereceğiz.

Hayrat Neşriyat Meali

Öyle ise, dünya hayâtını âhiret karşılığında satan (o bahtiyar)lar(2) Allah yolunda savaşsınlar! Artık kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galib gelirse, bunun üzerine ileride ona (pek) büyük bir mükâfât vereceğiz.(3)*

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Artık dünya hayatını ahiret mukabilinde satacak olanlar, Allah yolunda savaşa atılsınlar, ve her kim Allah yolunda mukatelede bulunur da katlolunursa veya galip gelirse ona elbette büyük bir mükâfaat vereceğiz.

Suat Yıldırım Meali

O halde, dünya hayatına değil, âhirete talip ve müşteri olanlar Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşa girer de öldürülüp şehid olur veya galip gelir gazi olursa, Her iki halde de Biz ona yarın pek büyük mükâfat vereceğiz.

Şaban Piriş Meali

Ahiret karşılığında dünya hayatını satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim, Allah yolunda savaşırken, öldürülür ya da galip gelirse ona büyük bir mükafat vereceğiz.

İbni Kesir

O halde dünya hayatını ahirete satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Allah yolunda savaşan kimse; öldürülse de, galip gelse de Biz, ona büyük bir mükafat vereceğiz.

Seyyid Kutub

Öyleyse dünya hayatını ahiret karşılığında satanlar Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda öldürülür veya galip gelirse biz ona ilerde büyük bir ödül vereceğiz.

Tefhim-ul Kuran

Öyleyse, dünya hayatına karşılık ahireti satın alanlar, Allah yolunda savaşsınlar; kim Allah yolunda savaşırken, öldürülür ya da galip gelirse ona büyük bir ecir vereceğiz.

Yusuf Ali (English)

Let those fight in the cause of Allah Who sell the life of this world for the Hereafter.(591) To him who fighteth in the cause of Allah,- whether he is slain or gets victory - Soon shall We give him a reward of great (value).*

M. Pickthall (English)

Let those fight in the way of Allah who sell the life of this world for the other. Whoso fighteth in the way of Allah, be he slain or be he victorious, on him We shall bestow a vast reward.