Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Mâide Suresi - 118. ayet

Oluşturulma tarihi: 6.02.2025 22:55    Güncellendi: 6.02.2025 22:55

Mâide Suresi - 118. ayet



Abdullah Parlıyan Meali

Şayet onları azaba çarptırırsan, şüphesiz onlar senin kullarındır. Ve eğer onları bağışlarsan, doğrusu sen çok güçlü ve üstün olansın. Yaptığın herşeyi yerli yerince yapansın.”

Ahmet Varol Meali

Eğer onlara azap edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır. Şayet kendilerini bağışlarsan, şüphe yok ki sen yücesin, hakimsin."

Ali Bulaç Meali

Eğer onları azablandırırsan, şüphesiz onlar Senin kullarındır, eğer onları bağışlarsan, şüphesiz aziz olan, hakim olan Sen'sin Sen.'

Diyanet İşleri Meali (Eski)

"Onlara azabedersen, doğrusu onlar Senin kullarındır; onları bağışlarsan, Güçlü olan, Hakim olan şüphesiz ancak Sensin."

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

“Eğer onlara azap edersen, şüphe yok ki onlar senin kullarındır. Eğer onları bağışlarsan, yine şüphe yok ki sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin.

Diyanet Vakfı Meali

Eğer kendilerine azap edersen şüphesiz onlar senin kullarındır (dilediğini yaparsın). Eğer onları bağışlarsan şüphesiz sen izzet ve hikmet sahibisin» dedi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

"Eğer onlara azab edersen, onlar senin kullarındır, eğer onları bağışlarsan, şüphesiz sen daima üstünsün, hikmet sahibisin".

Elmalılı Meali (Orjinal)

eğer onlara azab edersen şüphe yok ki senin kullarındırlar ve eğer kendilerine mağfiret kılarsan yine şübhe yok ki sen o azîz, hakîmsin

Hasan Basri Çantay Meali

«Eğer kendilerine azâb edersen şübhe yok ki onlar Senin kullarındır. Eğer onları yarlığarsan mutlak gaalib (ve) yegâne hüküm ve hikmet saahibi olan da hakıykaten Sensin Sen».

Hayrat Neşriyat Meali

“Eğer onlara azâb edersen, artık şübhesiz ki onlar, senin kullarındır. Eğer onlara mağfiret edersen, yine şübhe yok ki Azîz (kudreti dâimâ galib gelen), Hakîm (her işi hikmetli olan) ancak sensin!”

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

«Eğer onları muazzep kılarsan şüphe yok ki, onlar senin kullarındır. Ve eğer onları yarlığarsan yine şüphesiz ki, azîz olan, hakîm olan ancak Sen'sin.»

Suat Yıldırım Meali

116, 117, 118. Hem Allah Teâlâ: “Ey Meryem oğlu İsa! ” Sen mi insanlara “Beni ve annemi Allah'tan başka iki tanrı edinin” dedin? sorguladığı vakit o şöyle diyecek: “Hâşa! Sen şerikden ve her noksandan münezzehsin Ya Rabbî! Hakkım olmayan bir şeyi söylemem doğru olmaz, bana yakışmaz. ” “Hem söylediysem malûmundur elbet. Benim varlığımda olan her şeyi Sen bilirsin, ama ben Sen'in Zatında olanı bilemem. Bütün gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen'sin. ”“Sen ne emrettinse ben onlara, bundan başka bir şey söylemedim. Dediğim hep şu idi: “Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin. ”“Ya Rabbî! Ben aralarında olduğum müddetçe onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları görüp denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gerçekten her zaman, her şeye hakkıyla şahitsin. Eğer onları cezalandırırsan, şüphe yok ki onlar Sen'in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakîm (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibi) ancak Sen'sin. ” [4, 172]*

Şaban Piriş Meali

Eğer onlara azap edersen, onlar, şüphesiz senin kullarındır. Şayet onları bağışlarsan, şüphesiz sen aziz ve hakimsin.

İbni Kesir

Eğer onlara azab edersen; şüphesiz onlar Senin kullarındır. Şayet bağışlarsan; muhakkak ki Sensin Sen; Aziz, Hakim.

Seyyid Kutub

Eğer onları azaba çarptırırsan, onlar senin kullarındır, eğer günahlarını affedersen kuşku yok ki Sen üstün iradeli ve hikmet sahibisin.

Tefhim-ul Kuran

Eğer onları azablandırırsan, şüphesiz onlar Senin kullarındır, eğer onları bağışlarsan, şüphesiz aziz olan, hakîm olan da Sen'sin Sen.»

Yusuf Ali (English)

"If Thou dost punish them, they are Thy servant: If Thou dost forgive them, Thou art the Exalted in power, the Wise."(832)*

M. Pickthall (English)

If Thou punish them, lo! they are Thy slaves, and if Thou forgive them (lo! they are Thy slaves). Lo! Thou, only Thou art the Mighty, the Wise.