Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

En’âm Suresi - 34. ayet

Oluşturulma tarihi: 6.02.2025 22:55    Güncellendi: 6.02.2025 22:55

En’âm Suresi - 34. ayet



Abdullah Parlıyan Meali

Gerçek şu ki, senden önce de peygamberler yalanlanmıştır; ama onlar, bizden yardım gelinceye kadar bütün düzmece ithamlara ve kendilerine yapılan bütün eziyetlere sabırla katlandılar. Çünkü hiç bir güç, Allah'ın vaadettiği sözlerini değiştiremez. Hem, andolsun ki o peygamberlerin haberlerinden bazı bölümler de sana gelmiştir.

Ahmet Varol Meali

Senden önce de peygamberler yalanlandı da yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine sabrettiler. Sonunda yardımımız onlara ulaştı. Allah'ın sözlerini değiştirebilecek yoktur. Peygamberlerin haberlerinden bazıları sana da geldi.

Ali Bulaç Meali

Andolsun senden önce de elçiler yalanlandı; onlara, yardımımız gelinceye kadar yalanlandıkları ve eziyete uğratıldıkları şeye sabrettiler. Allah'ın sözlerini (va'dlerini) değiştirebilecek yoktur. Andolsun, gönderilenlerin haberlerinden bir bölümü sana da geldi.

Diyanet İşleri Meali (Eski)

Senden önce nice peygamberler yalanlandı ve kendilerine yardımımız gelene kadar yalanlanmalarına ve sıkıştırılmaya katlandılar. Allah'ın sözlerini değiştirebilecek yoktur; and olsun ki peygamberlerin haberi sana da geldi.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

Andolsun ki, senden önce de birçok Peygamberler yalanlanmıştı da onlar yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine karşı sabretmişler ve nihayet kendilerine yardımımız yetişmişti. Allah’ın kelimelerini değiştirebilecek bir güç de yoktur.[174] Andolsun peygamberler ile ilgili haberlerin bir kısmı sana gelmiş bulunuyor.*

Diyanet Vakfı Meali

Andolsun ki senden önceki peygamberler de yalanlanmıştı. Onlar, yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine rağmen sabrettiler, sonunda yardımımız onlara yetişti. Allah'ın kelimelerini (kanunlarını) değiştirebilecek hiçbir kimse yoktur. Muhakkak ki peygamberlerin haberlerinden bazısı sana da geldi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Senden önce de peygamberler yalanlanmıştı. Kendilerine yardımımız gelinceye kadar yalanlanmaya ve eziyet olunmaya sabrettiler. Allah'ın sözlerini değiştirecek hiçbir kimse yoktur. Şüphesiz ki sana, peygamberlerin haberlerinden bir kısmı gelmiştir.

Elmalılı Meali (Orjinal)

Celâlîm hakkıyçin senden önce gönderilen Peygamberler tekzib olundu da tekzib ve ezâ edilmelerine karşı sabrettiler, nihayet kendilerine nusratımız geldi, öyle ya Allahın kelimâtı va'dini değiştirebilecek hiç bir kuvvet yoktur, alimallah sana mürselîn kıssalarından haber de geldi

Hasan Basri Çantay Meali

Andolsun, senden evvelki peygamberler (in kendileri) yalanlanmadı da tekzîb edildikleri ve ezaya uğratıldıkları şeylere karşı sabr etmişlerdi. Nihayet onlara yardımımız gelib yetişdi. Allahın kelimelerini (katlananlar hakkındaki nusret va'dini) değişdirebilecek (hiç bir ferd ve kuvvet) yokdur. Andolsun, (tarafımdan) gönderilen (o peygamber) lerin haberinden bir kısmı sana da geldi.

Hayrat Neşriyat Meali

And olsun ki, senden önce nice peygamberler de yalanlanmıştı; fakat yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine karşı sabrettiler; nihâyet onlara yardımımız geldi. Çünki Allah'ın kelimelerini (yardım va'dini) değiştirebilecek kimse yoktur. And olsun ki, o peygamberlerin haber(ler)inden bir kısmı sana da geldi.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Ve andolsun ki, senden evvel de peygamberler tekzîp olunmuşlardır. Fakat tekzîp olundukları ve eziyete uğradıkları şeylere karşı sabretmişlerdir. Nihâyet onlara Bizim yardımımız gelip yetişti. Ve Allah Teâlâ'nın kelimelerini tebdîl edecek yoktur. Ve andolsun ki, sana peygamberlerin haberlerinden gelivermiştir.

Suat Yıldırım Meali

Senden önce nice peygamberler yalancı sayıldılar da tekzib olunmaya ve her türlü eziyete uğratılmaya karşı sabrettiler. Nihayet kendilerine yardımımız gelip yetişti. Öyle ya, Allah'ın sabredenlere yardım vâdini değiştirebilecek hiçbir kuvvet yoktur. Nitekim o resullerin kıssalarından bazı bölümler sana ulaşmıştır. [37, 171-173; 58, 21]

Şaban Piriş Meali

Senden önceki Resuller de yalanlanmışlardı da yardımımız gelene dek yalanlandıkları ve eziyet olundukları şeylere sabretmişlerdi. Allah'ın sözlerini değiştirebilecek yoktur. Daha önce gönderilenlerin haberleri sana geldi.

İbni Kesir

Andolsun ki; senden önce de nice peygamberler yalanlandı da yalanlanmalarına ve eziyyet edilmelerine sabrettiler. Nihayet onlara yardımımız gelip yetişti. Allah'ın kelimelerini değiştirebilecek yoktur. Andolsun ki; peygamberlerin haberinden bir kısmı sana gelmiştir.

Seyyid Kutub

Andolsun, senden önce nice peygamberler yalanlandı ve kendilerine yardımımız gelene kadar yalanlamalarına ve sıkıştırılmaya katlandılar. Allah'ın sözlerini değiştirebilecek yoktur; and olsun ki: Peygamberlerin haberi sana da geldi.

Tefhim-ul Kuran

Andolsun senden önce de peygamberler yalanlandı; onlara yardımımız gelinceye kadar yalanlandıkları ve eziyete uğratıldıkları şeye sabrettiler. Allah'ın sözlerini (va'dlerini) değiştirebilecek yoktur. Andolsun, gönderilenlerin haberlerinden bir bölümü sana da geldi.

Yusuf Ali (English)

Rejected were the messengers before thee: with patience and constancy they bore their rejection and their wrongs, until Our aid did reach them: there is none that can alter the words (and decrees) of Allah. Already hast thou received some account of those messengers.

M. Pickthall (English)

Messengers indeed have been denied before thee, and they were patient under the denial and the persecution till Our succour reached them. There is none to alter the decisions of Allah. Already there hath reached thee (somewhat) of the tidings of the messengers (We sent before).