Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Hz. Ebu Bekir (ra)'in anne ve babasının mensup olduğu Teym kabilesinin soyu Mürre b. Kâ'b'da Hz. Peygamber (asm)'in nesebiyle birleşir.
Resûl-i Ekrem (asm)'den iki veya üç yaş küçük olan Ebu Bekir (ra) kaynaklarda adından çok Atîk lakabıyla anılmıştır. "Güzel soylu eski azat edilmiş" gibi mânalara gelen bu lakabın ona annesi tarafından verildiği veya çok eskiden beri hayır yaptığı yüzü ve ahlâkı güzel olduğu yahut da soyunda ayıplanacak bir husus bulunmadığı için Atîk diye anıldığı rivayet edilmekle birlikte Hz. Peygamber (asm)'in;
"Sen Allah'ın cehenemden azat ettiği kimsesin."(Tirmizî "Menâkıb" 16)
şeklindeki iltifatına mazhar olduktan sonra bu lakapla anılmaya başlandığı bilinmektedir.
Câhiliye döneminde Abdü'l-Kâ'be olan adının Müslüman olduktan sonra Hz. Peygamber (asm) tarafından Abdullah olarak değiştirildiği rivayet edilir. Servetini Allah yolunda harcayıp eski elbiseler giydiği için "Zü'l-hilâl" çok şefkatli ve merhametli olduğu için "Eyvah" lakaplarıyla da anılmıştır. Ancak onun en meşhur lakabı Sıddîk'tir. "Çok samimi çok sadık" anlamına gelen bu lakap kendisine mi'rac olayı başta olmak üzere gaybla İlgili haberleri hiç tereddütsüz kabul ettiği için bizzat Resûl-i Ekrem (asm) tarafından verilmiş ve İslâm literatüründe bununla şöhret bulmuştur.
Hz. Peygamber (asm)'in vefatından sonra onun devlet yönetimi görevini üstlendiği için de "Halîfetü Resûlillâh" unvanıyla anılmıştır.
Bekir adlı bir çocuğu olmadığı halde kendisine Ebû Bekir künyesinin niçin verildiği konusunda kaynaklarda yeterli bilgi yoktur. (bk. T.D.V. İslam Ansiklopedisi Ebu Bekir mad. c. 10 s. 101. Hazırlayan: Mustafa Fayda)
İlave bilgi için tıklayınız:
- Hz. Ebu Bekir (ra)'in hayatını açıklar mısınız?
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi