Abdullah Parlıyan Meali
O halde, kendilerinden önce gelip geçen inkârcıların yaşadığı felaket günlerinden başka günler mi bekliyorlar? De ki: Öyleyse olacak olanı bekleyin bakalım; doğrusu ben de sizinle beraber bekleyeceğim.
Ahmet Varol Meali
Onlar kendilerinden önce geçmiş olanların başlarına gelen günlerin benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Bekleyin bakalım! Ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."
Ali Bulaç Meali
Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarından geçen) günlerin bir benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: 'Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.'
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? "Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim" de.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Onlar sadece, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen (azap dolu) günlerin benzerini mi bekliyorlar? De ki: “Bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.”
Diyanet Vakfı Meali
Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş toplumların (acıklı) günlerinin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: Haydi bekleyin! Şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Onlar, kendilerinden önce gelmiş geçmiş olanların uğradıkları felaket günleri gibisinden başkasını mı bekliyorlar? De ki, "Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerden olacağım."
Elmalılı Meali (Orjinal)
Onun için onlar sırf kendilerinden evvel geçenlerin günleri gibi bir gün gözlerler, de ki: gözleyin ben de sizinle beraber gözliyenlerdenim
Hasan Basri Çantay Meali
Onlar, kendilerinden evvel (gelib) geçmiş (kavm) lerin (o acıklı) günleri gibi (bir gün) den başkasını mı bekliyorlar?. De ki: «Haydi (o günü) bekleyin. Şübhesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.»
Hayrat Neşriyat Meali
Yoksa (onlar) ille de kendilerinden önce gelip geçen (ümmet)lerin (başlarına gelen) günlerinin benzerini mi bekliyorlar? De ki: “Öyleyse (azâbı) bekleyin, doğrusu ben de sizinle berâber (azâbınızın nasıl olacağını) bekleyenlerdenim.”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Artık onlar beklemezler, ancak kendilerinden evvel geçmiş olanların günlerin mislini beklerler. De ki: «Bekleyiniz, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.»
Suat Yıldırım Meali
Onlar, sadece kendilerinden önce gelip geçmiş milletlerin başlarına gelen felaketli günler gibi bir gün gözlüyorlar değil mi? De ki: “Gözleyin, ben de sizinle beraber bekliyorum. ”
Şaban Piriş Meali
Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? (Öyle mi)-Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim, de!
İbni Kesir
Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen günler gibisinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim.
Seyyid Kutub
Onlar kendilerinden önce gelip geçen toplumların yaşadıkları acı günlerden başka bir sonuç mu bekliyorlar? Onlara de ki; «Bekleyiniz bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.»
Tefhim-ul Kuran
Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarından geçen) günlerin bir benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: «Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.»
Yusuf Ali (English)
Do they then expect (any thing) but (what happened in) the days of the men who passed away before them? Say: "Wait ye then: for I, too, will wait with you."(1484)*
M. Pickthall (English)
What expect they save the like of the days of those who passed away before them? Say: Expect then! I am with you among the expectant.