Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hûd Suresi - 108. ayet

Oluşturulma tarihi: 6.02.2025 22:55    Güncellendi: 6.02.2025 22:55

Hûd Suresi - 108. ayet



Abdullah Parlıyan Meali

O kıyamet günü, mutlu olacak olanlara gelince onlar da, dünyada yaptıklarından dolayı, cennette yaşayacaklar ve Rabbin bunun aksini dilemedikçe, gökler ve yer yerinde durduğu sürece, ardı arkası kesilmeyen bir lütuf olarak, o cennetlerde kalacaklardır.

Ahmet Varol Meali

Mutlu olanlar ise cennettedirler. Rabbinin diledikleri dışında, gökler ve yer durdukça onlar orada sürekli kalıcıdırlar. Bu, kesintisiz bir lütuftur.

Ali Bulaç Meali

Mutlu olanlar da, artık onlar cennettedirler. Rabbinin dilemesi dışında gökler ve yer sürüp gittikçe, orada süresiz kalacaklardır. (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandır.

Diyanet İşleri Meali (Eski)

Mesud olanlar ise cennettedirler. Rabbinin dilemesi bir yana, sonsuz bir lütuf olarak, gökler ve yer durdukça, orada temelli kalacaklardır.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

Mutlu olanlara gelince, gökler ve yerler durdukça içinde ebedî kalmak üzere cennettedirler. Ancak Rabbinin dilemesi başka. Bu, onlara ardı kesilmez bir lütuf olarak verilmiştir.

Diyanet Vakfı Meali

Mutlu olanlara gelince, onlar da cennettedirler. Rabbinin dilediği hariç, gökler ve yer durdukça onlar da orada ebedî kalacaklardır. Bu (nimetler)  bitmez, tükenmez bir lütuftur.  *

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Mutlu olanlar ise cennettedirler. Orada gökler ve yer durdukça duracaklar, ancak Rabbinin diledikleri başka. (Bu) ardı arası kesilmeyen bir ihsan olacak.

Elmalılı Meali (Orjinal)

Amma mes'ud olanlar Cennettedirler, rabbının dilediği müddetten başka Semavât ve Arz durdukça onlar onda muhalled kalacaklar, bir atâ ki kesilmesi yok

Hasan Basri Çantay Meali

Mes'ud olanlara gelince: Onlar da cennetdedirler. Rabbinin dilediği (müddet) müstesna olmak üzere gökler ve yer durdukça onlar orada ebedî kalıcıdırlar. (Bu), bir lütf-ü ihsandır ki (tükenib) kesilmesi yokdur.

Hayrat Neşriyat Meali

Ve saîd (bahtiyâr) olanlara gelince, artık (onlar ise) Cennettedirler; gökler ve yer durdukça orada ebedî olarak kalıcıdırlar; ancak Rabbinin dilediği müstesnâ!(4) (Bu) aslâ kesilmeyip devâm eden bir lütuftur.*

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Velâkin said olanlar cennettedirler. Rabbin dilediği müddetten başka gökler ve yer devam ettikçe orada muhalleddirler. Bir atiyye ki, kesilmiş değildir.

Suat Yıldırım Meali

Mutlu olanlar ise cennettedirler. Senin Rabbinin dilemesi hariç gökler ve yer durdukça orada ebedî kalacaklardır. Kesintisi olmayan bir ihsan içinde olacaklardır.

Şaban Piriş Meali

Mesut olanlar ise cennettedirler. Rabbin dilemesi dışında gökler ve yer durdukça, orada temelli kalacaklardır. Bu sonsuz bir lütufdur.

İbni Kesir

Bahtiyar olanlar ise cennettedirler. Gökler ve yer durdukça temelli kalacaklardır orada. Rabbının dilediği başka. Bu, ardı arkası kesilmeyen bir vergidir.

Seyyid Kutub

Mutluların varacakları yer ise cennettir. Gökler ile yer durdukça Rabbinin dileği uyarınca cennetlikler kesintisiz bir bağış olarak orada sürekli kalacaklardır.

Tefhim-ul Kuran

Mutlu olanlar da, artık onlar cennettedirler. Rabbinin dilemesi dışında gökler ve yer sürüp gittikçe, orda temelli kalacaklardır. (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandır.

Yusuf Ali (English)

And those who are blessed shall be in the Garden: They will dwell therein(1609) for all the time that the heavens and the earth endure, except as thy Lord willeth: a gift without break.(1610)*

M. Pickthall (English)

And as for those who will be glad (that day) they will be in the Garden, abiding there so long as the heavens and the earth endure save for that which thy Lord willeth: a gift unfailing.