Abdullah Parlıyan Meali
“Baksana, benden üstün ve şerefli kıldığın bu da kim? Eğer beni kıyamet gününe kadar yaşatırsan, andolsun ki pek azı dışında onun soyunu azdırıp, peşime takacağım” demişti İblis.
Ahmet Varol Meali
Dedi ki: "Şu bana üstün kıldığına bir baksana! Andolsun, eğer bana kıyamet gününe kadar süre tanırsan çok azı dışında onun soyunu kendime bağlayacağım."
Ali Bulaç Meali
Demişti ki: 'Şu bana karşı yücelttiğine bir bak; andolsun, eğer bana kıyamet gününe kadar süre tanırsan, onun soyunu -pek az dışındakuşkusuz kendime bağlı kılacağım.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
"Benden üstün kıldığını görüyor musun? Kıyamet gününe kadar beni ertelersen, and olsun ki, azı bir yana, onun soyunu kendi buyruğum altına alacağım" demişti.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Yine demişti ki: “Benden üstün tuttuğun kişi bu mu, söyler misin? Andolsun eğer beni kıyamete kadar ertelersen, onun soyunu, pek azı hariç, (azdırarak) kontrolüm altına alacağım.”
Diyanet Vakfı Meali
Dedi ki: «Şu benden üstün kıldığına da bir bak! Yemin ederim ki, eğer beni kıyamete kadar yaşatırsan, pek azı dışında, onun neslini kendime bağlayacağım!»
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
(Yine İblis) dedi ki: "Şu benden üstün kıldığını gördün mü? Yemin ederim ki, eğer beni kıyamet gününe kadar ertelersen, pek azı hariç, onun zürriyetini kendi buyruğum altına alacağım."
Elmalılı Meali (Orjinal)
Baksan a dedi: şu benim üzerime tekrim ettiğine, kasem ederim ki eğer beni Kıyamet gününe kadar te'hır edersen ben onun zürriyyetini pek azı müstesna olmak üzere mutlak kumandam altına alırım
Hasan Basri Çantay Meali
(Yine) dedi ki: «Benden şerefli kıldığın bu (adam da) kim oluyormuş, bana haber ver! Eğer beni kıyamet gününe kadar gecikdirirsen, andolsun ki, onun zürriyetini, birazı müstesna olmak üzere, behemehal kendime bendederim».
Hayrat Neşriyat Meali
“Şu bana üstün kıldığını gördün mü? Yemîn olsun ki, eğer beni kıyâmet gününe kadar geciktirir (ve bana mühlet verir)sen, onun zürriyetini, pek azı müstesnâ, mutlakahâkimiyetim altına alacağım” dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Dedi ki: «Bana haber ver, şunu ki, benim üzerime mükerrem kıldın. Yemin ederim ki, eğer beni Kıyamet gününe kadar tehir eder isen elbette onun zürriyetini, birazı müstesna olmak üzere mutlaka hakimiyetimin altına alırım.»
Suat Yıldırım Meali
61, 62. Bir zaman meleklere: “Ademe secde edin! ” dedik, onlar da hemen secdeye kapandılar, yalnız İblis secde etmeyip: “Çamurdan yarattığın kimseye secde mi ederim! ”“Benden üstün kıldığın adam bu mu? Eğer kıyamet gününe kadar bana bir mühlet versen, gör bak nasıl da onun soyunu pek azı dışında kumandam altına alacağım! ” dedi. [7, 12; 38, 75-76]
Şaban Piriş Meali
Benden üstün kıldığın adam bu mu? Eğer, beni kıyamet gününe kadar süre verirsen, çok azı dışında onun soyunu emir ve kumandam altına alacağım! dedi.
İbni Kesir
Benden üstün kıldığını görüyor musun? Eğer beni kıyamet gününe kadar tehir edersen; pek azı müstesna, onun soyunu emrim altına alırım, demişti.
Seyyid Kutub
İblis dedi ki; «Benden üstün tuttuğun şu canlıyı görüyor musun? Eğer bana kıyamet gününe kadar mühlet verirsen, onun soyunu, pek az bir bölümü dışında, avucumun içine alıp mahvederim.
Tefhim-ul Kuran
Demişti ki: «Şu bana karşı yücelttiğine bir bak; andolsun, eğer bana kıyamet gününe kadar süre tanırsan, onun soyunu -pek azı dışında- kuşkusuz kendime bağlı kılacağım.»
Yusuf Ali (English)
He said: "Seest Thou? this is the one whom Thou hast honoured above me! If Thou wilt but respite me to the Day of Judgment, I will surely bring his descendants under my sway - all but a few!"(2252)*
M. Pickthall (English)
He said: Seest Thou this (creature) whom Thou hast honoured above me, if Thou give me grace until the Day of Resurrection I verily will seize his seed, save but a few.