Abdullah Parlıyan Meali
Gerçek şudur ki, kendisine yapılan saldırıya denk bir tepki ile karşılık verdiği halde, yeniden kendisine acımasızca saldırılırsa, Allah böyle birine mutlaka arka çıkacaktır. Şüphesiz Allah çok affeden ve bağışlayandır.
Ahmet Varol Meali
Bu böyledir. Kim kendisine uygulanan cezanın aynısını uygular da sonra kendisine karşı taşkınlıkta bulunulursa Allah ona muhakkak yardım edecektir. Doğrusu Allah affedicidir, bağışlayandır.*
Ali Bulaç Meali
İşte böyle; her kim kendisine yapılan haksızlığın benzeriyle karşılık verir, sonra aleyhine 'azgınlık ve saldırıda' bulunulursa, Allah, mutlaka ona yardım eder. Şüphesiz Allah affedicidir, bağışlayıcıdır.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Bu böyledir; kim kendisine verilen kadar ceza verirse ve kendisine yine de saldırılırsa, Allah ona, and olsun ki yardım edecektir. Allah şüphesiz, affeder ve bağışlar.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Bu böyle. Bir de kim kendisine verilen eziyetin dengiyle karşılık verir de sonra yine kendisine zulmedilirse, elbette Allah ona yardım eder. Hiç şüphesiz ki Allah çok affedendir, çok bağışlayandır.
Diyanet Vakfı Meali
İşte böyle. Her kim, kendisine verilen eziyetin dengi ile karşılık verir de, bundan sonra kendisine yine bir tecavüz ve zulüm vaki olursa, emin olmalıdır ki, Allah ona mutlaka yardım edecektir. Hakikaten Allah çok bağışlayıcı ve mağfiret edicidir. *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Bu böyledir, kim kendisine yapılan cezaya aynı ile karşılık verir de, sonra yine kendisine zulüm yapılırsa, muhakkak ki, Allah ona yardım eder. Allah şüphesiz çok af edicidir, çok bağışlayıcıdır.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Bu böyle, bir de her kim kendine edilen ukubete mislile makabele eder de sonra yine üzerine bağy olunursa elbette Allah ona nusrat eder, çünkü Allahın afvi çok, mağfireti çoktur
Hasan Basri Çantay Meali
Bu, böyledir. (Mü'minlerden) kim (müşrikler tarafından) kendisine edilen ukuubete (cezâye) tıbkısıyle mukaabele eder de sonra yine aleyhine zulüm ve tecâvüz olunursa Allah her halde ona yardım eder. Hiç şübhesiz Allah çok afvedici, çok yarlığayıcıdır.
Hayrat Neşriyat Meali
İşte böyle! Kim kendisine yapılan eziyetin misliyle (karşılık vererek) eziyette bulunur da sonra yine kendisine saldırılırsa, mutlaka Allah ona yardım edecektir. Şübhesiz ki Allah, gerçekten Afüvv (çok affedici)dir, Gafûr (çok bağışlayan)dır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Bu böyledir. Ve her kim kendisine yapılan bir eziyete misliyle eziyette bulunur da sonra yine kendisine zulmedilirse elbette ona Allah yardım eder. Şüphe yok ki, Allah elbette affedicidir, yarlığayıcıdır.
Suat Yıldırım Meali
İşte böyle. . . Kim kendisine yapılan haksızlığa karşı misliyle karşılık verdikten sonra yine tecavüze uğrarsa, elbette Allah ona yardım edecektir. Çünkü Allah afüvdür, gafurdur (affı ve mağfireti boldur). *
Şaban Piriş Meali
İşte böyle... Kim de kendisine yapılan haksızlığa o ölçüde karşılık verir, sonra yine kendisine saldırılırsa, elbette Allah ona yardım eder. Şüphesiz Allah, çok affedici ve çok bağışlayıcıdır.
İbni Kesir
İşte böyle. Kim, kendisine yapılan haksızlığa benzeriyle mukabele eder de sonra yine kendisine saldırılırsa; andolsun ki Allah; ona yardım edecektir. Şüphesiz ki Allah; Afüvv'dür, Gafur'dur.
Seyyid Kutub
Bu böyledir. Kim kendine haksızlık yapanlara gördüğü haksızlık kadar karşılık verdikten sonra saldırıya uğrarsa, Allah kendisine kesinlikle yardım eder. Hiç şüphesiz Allah bağışlayıcıdır, affedicidir.
Tefhim-ul Kuran
İşte böyle; her kim kendisine yapılan haksızlığın benzeriyle karşılık verir, sonra aleyhine 'azgınlık ve saldırıda' bulunulursa, Allah, mutlaka ona yardım eder. Hiç şüphe yok Allah, affedicidir, bağışlayıcıdır.
Yusuf Ali (English)
That (is so). And if one has retaliated to no greater extent than the injury he received, and is again set upon inordinately, Allah will help him: for Allah is One that blots out (sins) and forgives (again and again).(2840)*
M. Pickthall (English)
That (is so). And whoso hath retaliated with the like of that which he was made to suffer and then hath (again) been wronged, Allah will succour him. Lo! Allah verily is, Mild, Forgiving.