Abdullah Parlıyan Meali
Onlar orada, sonsuza kadar kalacaklar, ne bir dost, ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Ahmet Varol Meali
Orada sonsuza kadar kalıcıdırlar. Onlar, ne bir dost ne de bir yardımcı bulabilirler.
Ali Bulaç Meali
Orda ebedi olarak kalıcıdırlar. Onlar ne bir veli, ne bir yardımcı bulamayacaklardır.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
64,65. Allah şüphesiz, inkarcılara lanet etmiş ve onlara içinde sonsuz olarak temelli kalacakları çılgın alevli cehennemi hazırlamıştır. Onlar bir dost ve yardımcı bulamazlar.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. Hiçbir dost, hiçbir yardımcı bulamayacaklardır.
Diyanet Vakfı Meali
(Onlar) orada ebedî olarak kalacaklar, (kendilerini koruyacak) ne bir dost ne de bir yardımcı bulacaklardır.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
(Onlar) orada ebedî kalırlar ve ne bir dost bulabilirler, ne de bir yardımcı.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Onda muhalled kalırlar ve ne bir veliy bulabilirler ne de bir nasîr
Hasan Basri Çantay Meali
Kendileri orada ebedî kalıcı olarak. Onlar ne bir yâr, ne de bir yardımcı bulmayacaklardır.
Hayrat Neşriyat Meali
(Onlar) orada ebedî olarak kalıcıdırlar. (O gün kendilerine) ne bir dost, ne de bir yardımcı bulacaklardır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Orada ebedîyyen kalmaları mukadderdir, ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Suat Yıldırım Meali
Onlar onun içinde devamlı kalacak ve kendilerini koruyan veya yardımcı olan kimse bulamayacaklardır.
Şaban Piriş Meali
Orada ebedi kalırlar. Bir dost ve yardımcı bulamazlar.
İbni Kesir
Orada temelli kalırlar, ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulamazlar.
Seyyid Kutub
Orada ebedi olarak kalacaklar kendilerini koruyacak ne bir dost, ne bir yardımcı bulamayacaklardır.
Tefhim-ul Kuran
Orada ebedi olarak kalıcıdırlar. Onlar ne bir veli, ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Yusuf Ali (English)
To dwell therein for ever: no protector will they find, nor helper.
M. Pickthall (English)
Wherein they will abide for ever. They will find (then) no protecting friend nor helper.