Abdullah Parlıyan Meali
Ve yine bu tür insanlara, Allah'ın size verdiği şu rızıktan, O'nun uygun gördüğü yerlere ve kimselere harcayın denildiğinde, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, inananlara derler ki: “Dileseydi, Allah doyururdu onları, biz mi doyuralım yani?” Gerçekten siz böyle düşünmekle, apaçık sapıtmış kimselersiniz.
Ahmet Varol Meali
Onlara: "Allah'ın size rızık olarak verdiğinden (hayır yolunda) harcayın" dendiğinde inkâr edenler iman edenlere derler ki: "Allah'ın dilediği takdirde yedireceği kimseye biz mi yedireceğiz? Doğrusu siz apaçık bir sapıklık içindesiniz."
Ali Bulaç Meali
Ve onlara: 'Size Allah'ın rızık olarak verdiklerinden infak edin' denildiği zaman, o inkâr edenler iman edenlere dediler ki: 'Allah'ın, eğer dilemiş olsaydı yedireceği kimseyi biz mi yedirecek mişiz? Gerçekten siz, apaçık bir şaşkınlık içindesiniz.'
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Onlara: "Allah'ın size verdiği rızıktan sarfedin" denince inkar edenler inananlara: "Allah dileseydi doyurabileceği bir kimseyi biz mi doyuralım? Doğrusu siz apaçık bir sapıklıktasınız" derler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Onlara, “Allah’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden Allah yolunda harcayın” denildiği zaman, inkâr edenler iman edenlere, “Allah’ın, dilemiş olsa kendilerini doyurabileceği kimselere mi yedireceğiz? Siz ancak apaçık bir sapıklık içindesiniz” derler.
Diyanet Vakfı Meali
Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden hayra sarfediniz, denildiğinde, kâfirler müminlere dediler ki: Allah'ın dilediği takdirde doyuracağı kimseleri biz mi doyuracağız? Siz gerçekten apaçık bir sapıklık içindesiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Onlara: "Allah'ın size rızık olarak verdiği şeylerden hayra harcayın" dendiği zaman, o kâfirler, müminler için: "Allah'ın dileyince doyurabileceği kimseyi biz mi doyuracağız? Siz apaçık bir sapıklık içinde değil de nesiniz?" dediler.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Allahın size merzuk kıldığı şeylerden hayra sarfedin denildiği zaman da onlara o küfredenler iyman edenler için şöyle dediler, biz hiç yedirirmiyiz o kişiye ki Allah dilese ona yiyeceğini verirdi, siz ap açık bir dalâl içinde değil de nesiniz!
Hasan Basri Çantay Meali
Onlara : «Allahın sizi rızıklandırdığı şeylerden (hayra) harc edin» denilince o küfredenler, îman edenlere (şöyle) dedi (ler): «Allahın, dileseydi, yedireceği kimseye biz mi yedirecek misiz? Siz apaçık bir sapıklıkda bulunanlardan başkaları değilsiniz».
Hayrat Neşriyat Meali
Kendilerine: “Allah'ın sizi rızıklandırdığı şeylerden (siz de O'nun yolunda) sarf edin!” denildiğinde ise o inkâr edenler, îmân edenlere dedi(ler) ki: “Allah dileyecek olsaydı kendisini doyuracağı bir kimseyi, (biz) mi doyuracağız? Doğrusu siz ancak apaçık bir dalâlet içindesiniz.”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve onlara «Allah'ın sizi merzûk ettiği şeylerden infak ediniz» denildiği vakit kâfir olanlar, imân edenlere dediler ki: «Biz mi taam vereceğiz o kimseye ki, eğer Allah dilese idi ona taam verirdi. Siz başka değil, ancak apaçık bir sapıklık içindesiniz?»
Suat Yıldırım Meali
Onlara ne zaman: “Allah'ın size lütfettiğinden, siz de muhtaçlar için harcayın” denilse, kâfirler müminlere şöyle derler: “Size kalsa Allah'ın dilediği takdirde bol bol rızıklandıracağı kimseyi doyurmak bizim mi işimiz? Siz, böyle ne sapık düşünürsünüz! ”
Şaban Piriş Meali
Kendilerine:-Allah'ın size verdiği rızıklardan infak edin, denildiği zaman; nankörlük edenler, iman edenlere;-Allah istese doyurabileceği kimseleri biz mi doyuracağız? Siz, ancak açık bir sapıklık içindesiniz, derler
İbni Kesir
Onlara; Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden infak edin, denildiğinde; o küfredenler iman etmiş olanlara dediler ki: Dilediği takdirde Allah'ın doyuracağı kimseyi biz mi doyuralım? Doğrusu siz, ancak apaçık bir sapıklık içerisindesiniz.
Seyyid Kutub
Onlara; «Allah'ın size verdiği rızıktan sarf edin» denilince inkâr edenler inananlara; «Allah dileseydi, doyurabileceği bir kimseyi biz mi doyuralım? Siz gerçekten sapıtmış kimselersiniz?»
Tefhim-ul Kuran
Ve onlara: «Size Allah'ın rızık olarak verdiklerinden infak edin» denildiği zaman da, o küfre sapanlar iman edenlere dediler ki: «Allah'ın, eğer dilemiş olsaydı yedireceği kimseyi biz mi yedirecek mişiz? Gerçekten siz, apaçık bir şaşkınlık içindesiniz.»
Yusuf Ali (English)
And when they are told, "Spend ye of (the bounties)(3994) with which Allah has provided you," the Unbelievers say to those who believe: "Shall we then feed those whom, if Allah had so willed,(3995) He would have fed, (Himself)?- Ye are in nothing but manifest error."*
M. Pickthall (English)
And when it is said unto them: Spend of that wherewith Allah hath provided you. those who disbelieve say unto those who believe: Shall we feed those whom Allah, if He willed, would feed? Ye are in naught else than error manifest.