Abdullah Parlıyan Meali
De ki: “Evet üstelik boyun bükmüş, aciz ve çaresiz bir vaziyette diriltileceksiniz.
Ahmet Varol Meali
De ki: "Evet hem de küçük düşürülmüş olarak."
Ali Bulaç Meali
De ki: 'Evet, üstelik boyun bükmüş kimseler olarak (diriltileceksiniz).”
Diyanet İşleri Meali (Eski)
De ki: "Evet hem de zelil ve hakir olarak."
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
De ki: “Evet, hem de siz aşağılanmış kimseler olarak (diriltileceksiniz).”
Diyanet Vakfı Meali
De ki: Evet, hem de hor ve hakir olarak (diriltileceksiniz).
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
De ki: "Evet, hem de sizler çok aşağılanmış olarak (dirileceksiniz)."
Elmalılı Meali (Orjinal)
De ki: evet, hem siz çok hor, hakîr olarak
Hasan Basri Çantay Meali
Sen de ki: «Evet (diriltileceksiniz). Hem siz (hepiniz) hor ve hakıyr olarak».
Hayrat Neşriyat Meali
(Ey Resûlüm!) De ki: “Evet! Hem de siz zelîl kimseler olarak (diriltileceksiniz)!”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
De ki: «Evet. Ve sizler zeliller olarak haşrolunacaksınızdır.»
Suat Yıldırım Meali
De ki: “Evet, diriltilecek, hem de zelil ve perişan bir vaziyette diriltileceksiniz!
Şaban Piriş Meali
De ki:-Evet, hem de hor ve hakir olarak!
İbni Kesir
De ki: Evet, hem de hor ve hakir olarak.
Seyyid Kutub
De ki; «Evet, hem de hor ve hakir olarak dirileceksiniz.»
Tefhim-ul Kuran
De ki: «Evet, üstelik sizler boyun bükmüş kimseler olarak.»
Yusuf Ali (English)
Say thou: "Yea, and ye shall then be humiliated (on account of your evil)."(4044)*
M. Pickthall (English)
Say (O Muhammad): Yea, in truth; and ye will be brought low.