Sâffât Suresi - 55. ayet

Bunun üzerine dönüp bakar ve o arkadaşını yanan ateşin ortasında görür.

Bakar ve onu cehennemin ortasında görür.

Derken, bakıverdi, onu 'çılgınca yanan ateşin' tam ortasında gördü.

Bir bakar onu cehennemin ortasında görür.

Kendisi de bakar ve onu cehennemin ortasında görür.

(O zât, dünyâda geçmiş olan hâdiseyi bu şekilde anlattıktan sonra Allah Teâlâ orada bulunanlara:) Siz işin gerçeğine vâkıf mısınız? dedi. İşte o zaman konuşan baktı, arkadaşını cehennemin ortasında gördü.

Derken bakınır ve onu cehennemin ta ortasında görür.

Derken bakmış onu tâ Cehennemin ortasında görmüştür

Derken o (bizzat) bakıb bunu o çılgın ateşin ta ortasında gördü.

Derken baktı da onu Cehennemin ortasında gördü.

Derken kendisi bakar, onu (O arkadaşını) cehennemin ortasında görür.

54, 55, 56, 57. “Şimdi ister misiniz onu size göstereyim? ” Onlar da arzu edince, derhal bir tarama yapıp onu cehennemin tam ortasında bulur. “Vallahi, nerdeyse beni de düştüğün o helâke sürükleyecektin! Rabbimin hidâyet nimeti yetişmeseydi, eli kolu kelepçeli getirilip o azaba atılanlardan olacaktım! ” [7, 43]

Bir de bakar ki onun ateşin ortasında olduğunu görür.

Bir bakar ve onu cehennemin ortasında görmüştür.

Bir bakar, onu cehennemin ortasında görür.

Derken, bakıverdi, onu 'çılgınca yanan ateşin' tam ortasında gördü.

He looked down and saw him in the midst of the Fire.(4068)*

Then looketh he and seeth him in the depth of hell.