Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
"Böylece biz aralarında birbirlerine sormaları için onları uyandırdık: İçlerinden biri: 'Ne kadar kaldınız?' dedi. (Kimi) 'Bir gün ya da günün bir parçası kadar kaldık.' dediler; (kimi de) şöyle dediler: 'Rabbiniz kaldığınız müddeti daha iyi bilir. Şimdi siz içinizden birini şu gümüş paranızla şehre gönderin de baksın (şehrin) hangi yiyeceği daha temiz ise size ondan erzak getirsin; ayrıca nâzik davransın (gizli hareket etsin) ve sakın sizi kimseye sezdirmesin.'"
Ayette özellikle kullanılan ve “içlerinden biri” manasına gelen “minhum” sözcüğü gramer açısından soran kişinin sorulan kimselerle aynı macerayı paylaşan kişinin olmasını zorunlu kılmaktadır.
Tefsirlerde bu soruyu soran kişinin “Mukeslimina/Meksilmina” adındaki en büyükleri olduğu belirtilmektedir. Buna göre “Ne kadar kaldık?” yerine “Ne kadar kaldınız?” ifadesinin tercih edilmesi ağabey durumunda olan bir kişinin pozisyonuna ve misyonuna uygun bir üsluptur.
Örneğin aynı otelde birlikte yatan birkaç arkadaştan birinin özellikle ağabey durumunda olan yaşlı birinin“Arkadaşlar geceyi nasıl geçirdiniz? Rahat uyuyabildiniz mi?" şeklindeki ifadesi onun otelde olmadığını dışarıdan biri olduğunu göstermez.
Keza ev sahibinin misafirlerine aynı soruları sorması da onun -dışarıdan- eve yeni geldiğini değil sorumluluk makamında olan ve bu sorumluluğunu idrak eden bir kişiliğe sahip olduğunu gösterir.
Bazı tefsirlerde ayetin “ne kadar kaldınız?” mealindeki ifadesi doğrudan “ne kadar kaldık?” şeklinde açıklanması da (ör. bk. Vahidi el-Veciz) bu ifadenin herhangi bir tereddüde yer vermeyecek şekilde anlaşılabilen bir üslup olduğunun göstergesidir.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi