Abdullah Parlıyan Meali
Her taraftan toplanıp gelen kuşları da, O'na boyun eğdirmiştik. Hepsi O'nun nağmesine katılır, beraberce Allah'ı tesbih ederlerdi.
Ahmet Varol Meali
Toplanıp gelen kuşları da. Hepsi ona dönerlerdi. [3]*
Ali Bulaç Meali
Ve toplanıp gelen kuşları da. Hepsi onunla (Allah'ı tesbih etmede uyum içinde) yönelip-dönmekte olanlar idi.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
18,19. Doğrusu Biz, akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları, kuşları da toplu halde onun buyruğu altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
18,19. Kendisiyle birlikte tesbih etsinler diye biz, dağları ve toplanıp gelen kuşları Dâvûd’un emrine verdik. Onların her biri Allah’a yönelmişlerdi.
Diyanet Vakfı Meali
18, 19. Doğrusu biz akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları, toplu halde kuşları onun emri altına vermiştik. Hepsi O'na yönelmiştir. *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Kuşları da toplu olarak onun emrine vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Kuşları da toplu olarak, hepsi onun için terci' yapar (evvab) idi
Hasan Basri Çantay Meali
(Her yandan ona doğru) toplanıb gelen kuşları da (kendisine râm etdik). (Gerek o dağlardan, gerek bu kuşlardan) herbiri (itaatle ona) dönücü idi.
Hayrat Neşriyat Meali
Kuşları da toplanmış olarak (ona itâat ettirdik)! Hepsi onun (zikrine katılmak) için dönüp gelici idiler.(1)*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Kuşları da toplanmış olar'ak (O'na tâbi kıldık). hepsi de O'na rücu ediciler idi.
Suat Yıldırım Meali
18, 19. Biz sabah akşam kendisiyle zikir ve ibadet etmeleri için dağları, toplu haldeki kuşları onun hizmetine vermiştik. Her biri onun âhengine katılır, beraber zikrederlerdi. [34, 10]
Şaban Piriş Meali
Bütün kuşları da... Hepsi de ona hizmet ediyorlardı.
İbni Kesir
Kuşları da toplu olarak. Her biri ona yönelmişti.
Seyyid Kutub
Her taraftan toplanıp gelen kuşları da onun buyruğu altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi.
Tefhim-ul Kuran
Ve toplanıp gelen kuşları da. Hepsi de onunla (Allah'ı tesbih etmede uyum içinde) yönelip dönmekte olanlar idi.
Yusuf Ali (English)
And the birds gathered (in assemblies): all with him did turn (to Allah).(4169)*
M. Pickthall (English)
And the birds assembled; all were turning unto Him