Abdullah Parlıyan Meali
Onları ahireti sürekli hatırlama özelliğiyle samimi, halis kullar yaptık.
Ahmet Varol Meali
Biz onları (ahiret) yurdu(nu) anmaktan ibaret halis bir özellikle ihlaslı kimseler kıldık.
Ali Bulaç Meali
Gerçekten biz onları, katıksızca (ahiretteki asıl) yurdu düşünüp-anan ihlas sahipleri kıldık.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Biz onları ahiret yurdunu düşünen, içten bağlı kimseler kıldık.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Şüphesiz biz onları, ahiret yurdunu düşünme özelliği ile (temizleyip) ihlâslı kimseler kıldık.
Diyanet Vakfı Meali
Biz onları özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlâslı kimseler kıldık.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Çünkü biz onları temiz bir hasletle, hâlis yurt (ahiret) düşüncesine ermiş has kullarımızdan kılmışızdır.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Çünkü biz onları temiz bir hassa, halîs yurd düşüncesiyle halîslerimizden kılmışızdır
Hasan Basri Çantay Meali
Çünkü biz onları katkısız (şaibesiz) bir hasletle — ki (bu dâima) yurd (ları) nı hatırlama (ları ve onun için çalışmaları) dır — haalis (insanlar) yapdık.
Hayrat Neşriyat Meali
Çünki biz onları, hâlis (bir haslet) olan âhiret düşüncesiyle ihlâslı (kimseler) kıldık.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Şüphe yok ki, Biz onları dar-ı ahireti düşünme hasletiyle mümtaz, ihlâs sahipleri kılmıştık.
Suat Yıldırım Meali
Biz onları özellikle âhiret yurdunu düşünen ihlâslı kişiler kıldık.
Şaban Piriş Meali
Biz onları gerçek yurdu düşünen, tam olarak arınmış, ihlaslı kimseler kılmıştık.
İbni Kesir
Doğrusu Biz, onları ahiret yurdunu samimiyetle düşünen kimseler kıldık.
Seyyid Kutub
Biz onları Ahiret yurdunu düşünen, gönülden bağlı kullar yaptık.
Tefhim-ul Kuran
Gerçekten biz onları, katıksızca (ahiretteki asıl) yurdu düşünüp anan ihlas sahipleri kıldık.
Yusuf Ali (English)
Verily We did choose them for a special (purpose)- proclaiming the Message of the Hereafter.
M. Pickthall (English)
Lo! We purified them with a pure thought, remembrance of the Home (of the Hereafter).