Duhân Suresi - 18. ayet

“Esaretiniz altındaki Allah'ın kullarını bana teslim edin, çünkü ben Allah'ın size gönderdiği güvene layık bir elçiyim!” demişti.

"Allah'ın kullarını bana teslim edin. Gerçekten ben sizin için güvenilir bir elçiyim" diye. [1]*

'Allah'ın kullarını bana teslim edin; gerçekten ben, sizin için güvenilir bir elçiyim' (demişti).

"Ey Allah'ın kulları! Bana gelin, doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim."

O, şöyle demişti: “Allah’ın kullarını (esaret altındaki İsrailoğullarını) bana teslim edin. Çünkü ben güvenilir bir peygamberim.”

17, 18. Andolsun, kendilerinden önce biz, Firavun'un kavmini de imtihan etmiştik. Onlara: Allah'ın kulları! Bana gelin! Çünkü ben size (gönderilmiş) güvenilir bir resûlüm diye (davette bulunan) şerefli bir elçi gelmişti.

O peygamber onlara şöyle demişti: "Esaretiniz altındaki Allah'ın kullarını bana teslim edin. Çünkü ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.

Şöyle diye: Allahın kullarını bana teslim edin, çünkü ben size emîn bir Resulüm

«Bana Allahın kullarını teslîm edin. Çünkü ben size (gönderilmiş) emîn bir peygamberim» diye.

“Allah'ın kullarını (İsrâiloğullarını) bana teslîm edin! Şübhesiz ki ben, sizin için(gönderilmiş) emin bir peygamberim” diye (da'vette bulundu).

(onlara demişti ki) «Allah'ın kullarını bana teslim ediniz, Şüphe yok ki, ben sizin için emin bir peygamberim.»

17, 18. Biz onlardan önce Firavun'un halkını da imtihan ettik, onlara da pek değerli bir resul gelip demişti ki: “Ey Allah'ın kulları, benim hakkımı verin, yani tebliğimi dinleyin; çünkü ben size gönderilen güvenilir bir elçiyim.

Allah'ın kullarını bana bırakın, ben güvenilir bir peygamberim, demişti.

Allah'ın kullarını bana teslim edin. Doğrusu ben, size gönderilmiş emin bir peygamberim.

Ey Allah'ın kulları! Bana gelin, doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.

Dedi ki: «Allah'ın kullarını bana teslim edin; gerçekten ben sizin için güvenilir bir peygamberim.»

Saying: "Restore to me(4702) the Servants of Allah. I am to you a messenger worthy of all trust;(4703)*

Saying: Give up to me the slaves of Allah. Lo! I am a faithful messenger unto you.