Abdullah Parlıyan Meali
Sûra üfürüldü mü, işte o bir uyarının gerçek olacağı gündür.
Ahmet Varol Meali
Sur'a da üflenmiştir. İşte bu tehdid(in gerçekleşmesi) günüdür.
Ali Bulaç Meali
Sur'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdidin (gerçekleştiği) gündür.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Sura üfürülür. İşte bu geleceği söz verilen gündür.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
(İnsanlar öldükten sonra tekrar dirilmeleri için) Sûr’a üfürülecek. İşte bu, tehdidin gerçekleşeceği gündür.
Diyanet Vakfı Meali
Sûr'a üfürülür; işte bu, geleceği vâdedilen gündür.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Sur'a üfürülür, işte bu, tehdid(in gerçekleşme) günüdür.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Ve Sur üfürüldükte: ki işte o veîd günüdür
Hasan Basri Çantay Meali
Suur'a da üfürülmüşdür. İşte bu, tehdîdin (tehakkuk etmiş) günüdür.
Hayrat Neşriyat Meali
Sûra da üfürülmüştür. İşte bu, tehdid günüdür!
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve Sûr'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdid günüdür.
Suat Yıldırım Meali
Sûra üfürülür kalk borusu çalar. İşte bu da tehdit edilen azabın günüdür.
Şaban Piriş Meali
Sûr'a da üfürülecektir.- İşte azap günü!
İbni Kesir
Sur'a üfürülmüştür. İşte bu; geleceği vaadedilen gündür.
Seyyid Kutub
Sur'a üfürülür. İşte bu geleceği söz verilen gündür.
Tefhim-ul Kuran
Sur'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdidin (gerçekleştiği) gündür.
Yusuf Ali (English)
And the Trumpet(4956) shall be blown: that will be the Day whereof Warning (had been given).*
M. Pickthall (English)
And the trumpet is blown. This is the threatened Day.