Zâriyât Suresi - 33. ayet

Aşırı gidip, ölçüyü kaçıran bu toplum üzerine, pişirilmiş çamurdan taşlar yağdırmak için.

Üzerlerine çamurdan taşlar yağdıralım diye.

'Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için.'

32,33,34. Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler.

32,33,34. Onlar şöyle dediler: “Biz suçlu bir kavme (Lût’un kavmine), üzerlerine çamurdan, pişirilmiş ve Rabbinin katında haddi aşanlar için belirlenmiş taşlar yağdırmak için gönderildik.”

«Üzerlerine çamurdan taş yağdırmaya (geldik).»

Onların üzerine çamurdan pişirilmiş sert taşlar yağdıracağız.

Üzerlerine çamurdan taşlar salmak için

«Çünkü üzerlerine çamurdan taşlar atacağız»,

“Tâ ki onların üzerine çamurdan (pişmiş) taşlar atalım.”

«Onların üzerlerine çamurdan taşlar yağdırmak için.»

32, 33, 34. “Biz” dediler, “Suçlu bir güruhun, haddini aşanların tepelerine, çamurdan pişirilip de Rabbinin nezdinde damgalanmış taşları indirmek için görevlendirildik. ”

Onların üzerlerine balçıktan yapılmış taşlar atacağız.

Ki; üzerlerine çamurdan taşlar yağdıralım.

Ki onların üzerine çamurdan taşlar salalım;

«Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için.»

"To bring on, on them, (a shower of) stones of clay (brimstone),(5011)*

That we may send upon them stones of clay,