Abdullah Parlıyan Meali
“Bu sizin yalanlamış olduğunuz cehennemdir.”
Ahmet Varol Meali
"İşte bu, sizin yalanlamakta olduğunuz ateştir.
Ali Bulaç Meali
(Onlara şöyle denir:) 'İşte sizin yalanladığınız ateş budur.'
Diyanet İşleri Meali (Eski)
13,14. Cehennem ateşine itildikçe itildikleri gün, onlara: "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur;
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
13,14. Cehennem ateşine itilip atılacakları gün onlara, “İşte bu yalanlamakta olduğunuz ateştir” denilir.
Diyanet Vakfı Meali
13, 14. O gün cehennem ateşine itilip atılırlar da «İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!» denilir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
(Onlara): "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur" (denilecek).
Elmalılı Meali (Orjinal)
İşte diye: bu sizin o yalan deyip durduğunuz ateş
Hasan Basri Çantay Meali
(Şöyle denilecek:) «İşte sizin yalan saymakda idiğiniz ateş budur».
Hayrat Neşriyat Meali
(Kendilerine denilir ki:) “İşte kendisini yalanlayıp durduğunuz ateş, budur!”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Bu, o ateştir ki, siz bunu talep eder olmuştunuz. (denilir).
Suat Yıldırım Meali
İşte, denilir, alın size yalan saydığınız ateş!
Şaban Piriş Meali
-Yalanladığınız ateş budur!
İbni Kesir
Yalanlayıp durduğunuz ateş, işte budur.
Seyyid Kutub
«İşte yalanlayıp durduğunuz cehennem budur!
Tefhim-ul Kuran
(Onlara şöyle denir:) «İşte sizin yalanlamakta olduğunuz ateş budur.»
Yusuf Ali (English)
"This:, it will be said,(5046) "Is the Fire,- which ye were wont to deny!*
M. Pickthall (English)
(And it is said unto them): This is the Fire which ye were wont to deny.