Abdullah Parlıyan Meali
Şüphe yok ki, sizi güldüren ve ağlatan yalnız O'dur.
Ahmet Varol Meali
Doğrusu güldüren de O'dur ağlatan da.
Ali Bulaç Meali
Doğrusu, güldüren ve ağlatan O'dur.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Doğrusu, güldüren de ağlatan da O'dur.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Şüphesiz O, güldürür ve ağlatır.
Diyanet Vakfı Meali
Doğrusu güldüren de ağlatan da O'dur.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Doğrusu güldüren de ağlatan da O'dur.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Hakıkat odur güldüren ağlatan
Hasan Basri Çantay Meali
Hakıykat şu: Güldüren de, ağlatan da Odur.
Hayrat Neşriyat Meali
Şübhesiz ki güldüren ve ağlatan ancak O'dur.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve muhakkak O'dur ki, güldürdü ve ağlattı.
Suat Yıldırım Meali
36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44. Yoksa o Mûsâ'nın ve o çok vefalı İbrâhim'in sahifelerinde bulunan şu kesin gerçekler hakkında bilgi edinmedi mi ki: Hiçbir kimse başkasının günah yükünü çekemez. İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez. Bu gayretinin semeresi de ileride ortaya çıkacaktır. Emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenecektir. Elbette son durak, Rabbinin huzuru olacaktır. O'dur güldüren ve ağlatan; O'dur öldüren ve yaşatan. [2, 124; 16, 123; 35, 18; 36, 12; 9, 105]*
Şaban Piriş Meali
Güldüren de O'dur, ağlatan da!
İbni Kesir
Gerçekten O'dur güldüren de, ağlatan da.
Seyyid Kutub
Güldüren de, ağlatan da O'dur.
Tefhim-ul Kuran
Doğrusu, güldüren ve ağlatan O'dur,
Yusuf Ali (English)
That it is He Who granteth Laughter and Tears;
M. Pickthall (English)
And that He it is Who maketh laugh, and maketh weep,