Abdullah Parlıyan Meali
Bu nedenle biz Kur'ân'ı okumak, öğrenmek, ezberlemek, yaşamak ve öğüt almak için kolaylaştırdık, fakat öğüt alıp düşünen var mıdır?
Ahmet Varol Meali
Andolsun ki, Kur'an'ı öğüt alınması için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alan var mı?
Ali Bulaç Meali
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
Diyanet İşleri Meali (Eski)
And olsun ki, Kuran'ı öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?*
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Andolsun biz, Kur’an’ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı düşünüp öğüt alan?
Diyanet Vakfı Meali
Andolsun biz Kur'an'ı düşünüp öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mu?
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?
Elmalılı Meali (Orjinal)
Şanım namına Kur'anı müyesser de kıldık düşünmek için, fakat düşünen mi var?
Hasan Basri Çantay Meali
Andolsun ki biz Kur'ânı düşünmek için kolaylaşdırmışızdır. O halde var mı bir düşünen?
Hayrat Neşriyat Meali
Şânım hakkı için, (biz) Kur'ân'ı nasîhat alınsın diye kolaylaştırdık; fakat bir nasîhat alan var mı?
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve kasem olsun ki, Biz Kur'an'ı düşünülmek için kolaylaştırdık, fakat düşünen var mı?
Suat Yıldırım Meali
Yemin olsun: Biz ders alınsın diye Kur'ân'ın anlaşılmasını kolaylaştırdık. Haydi var mı düşünen ve ibret alan?
Şaban Piriş Meali
Andolsun ki Kur'an'ı öğüt olması için kolaylaştırdık. Öğüt alan var mı?
İbni Kesir
Andolsun ki; Biz, Kur'an'ı, düşünmek için kolaylaştırdık. Düşünüp öğüt alan var mı?
Seyyid Kutub
Biz Kur'an'dan öğüt alınabilsin diye onu kolay anlaşılır kıldık. Yok mu öğüt alan?
Tefhim-ul Kuran
Andolsun biz Kur'an'ı zikr (ile öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp düşünen var mı?
Yusuf Ali (English)
But We have indeed made the Qur´an easy to understand and remember: then is there any that will receive admonition?
M. Pickthall (English)
And in truth We have made the Qur’an easy to remember; but is there any that remembereth?