Abdullah Parlıyan Meali
Kıyamet günü suçlular, üzerlerindeki görünen alametleriyle tanınırlar. Melekler onları perçemlerinden ve ayaklarından yakalayıp cehenneme atarlar.
Ahmet Varol Meali
Suçlular simâlarından tanınırlar. Böylece perçemler(in)den ve ayaklar(ın)dan yakalanılır.
Ali Bulaç Meali
(Çünkü o gün) Suçlu-günahkarlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Suçlular simalarından tanınırlar da, alın saçlarından ve ayaklarından yakalanırlar.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Suçlular simalarından tanınır da, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.
Diyanet Vakfı Meali
Suçlular, simalarından tanınır, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Suçlular simalarından tanınır, alınlarından ve ayaklarından tutulur.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Tanınır da mücrimler simalarından tutulur perçemlerile ayaklarından
Hasan Basri Çantay Meali
Günahkârlar sîmâlariyle tanılacak da perçemlerinden ve ayaklarından tutulacak.
Hayrat Neşriyat Meali
Günahkârlar sîmâlarıyla (yüzlerinin karalığıyla) tanınır, derhâl perçemlerinden ve ayaklarından yakalanır (da Cehenneme atılıverirler)!
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Günahkarlar sîmalarıyla tanınırlar. Artık alınlarıyla ve ayaklarıyla yakalanırlar.
Suat Yıldırım Meali
Suçlular simalarından tanınırlar, perçemlerinden ve ayaklarından tutulup yaka paça cehenneme atılırlar.
Şaban Piriş Meali
Suçlular simalarından tanınır, sonra da perçemlerinden ve ayaklarından yakalanır.
İbni Kesir
Suçlular simalarından tanınırlar da perçemlerinden ve ayaklarından tutulurlar.
Seyyid Kutub
Suçlular yüz ifadelerinden tanınarak perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.
Tefhim-ul Kuran
(Çünkü o gün) Suçlu günahkârlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanıverir.
Yusuf Ali (English)
(For) the sinners will be known by their Marks:(5201) and they will be seized by their forelocks and their feet.*
M. Pickthall (English)
The guilty will be known by their marks, and will he taken by the forelocks and the feet.