Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Nûh Suresi - 4. ayet

Oluşturulma tarihi: 6.02.2025 22:55    Güncellendi: 6.02.2025 22:55

Nûh Suresi - 4. ayet



Abdullah Parlıyan Meali

Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve size bir ömür vererek ölümünüze kadar size zaman tanısın. Şüphe yok ki Allah'ın size takdir ettiği ölüm vakti geldi mi gecikmesine imkan yoktur. Keşke bu gerçeği bilmiş olsaydınız.”

Ahmet Varol Meali

Ki, (Allah) günâhlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi belirli bir süreye kadar geciktirsin. Şüphesiz Allah'ın süresi geldiğinde geciktirilmez. Keşke bilseydiniz."

Ali Bulaç Meali

'Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah'ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız.'

Diyanet İşleri Meali (Eski)

3,4. "Allah'a kulluk edin; O'ndan sakının ve bana itaat edin ki Allah günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin; doğrusu Allah'ın belirttiği süre gelince geri bırakılamaz; keşke bilseniz!"

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

3,4. “Allah’a ibadet edin. O’na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vakte kadar ertelesin. Şüphesiz, Allah’ın belirlediği vakit gelince ertelenmez. Keşke bilseydiniz.”

Diyanet Vakfı Meali

2, 3, 4. Nuh şöyle dedi: Ey kavmim! Şüpheniz olmasın ki, ben sizi, «Allah'a kulluk edin; O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki, Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vâdeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın)» diyerek apaçık uyaran bir kimseyim. Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vâde gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz!  *

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

"Günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin. Kuşkusuz Allah'ın takdir ettiği süre gelince ertelenmez. Eğer bilseydiniz.." (inanırdınız).

Elmalılı Meali (Orjinal)

Günahlarınızdan size mağfiret buyursun ve sizi müsemma bir ecele kadar te'hîr eylesin, muhakkak ki Allahın takdir eylediği ecel gelince te'hîr olunmaz eğer bilseidiniz!

Hasan Basri Çantay Meali

«Tâki (Allah) sizin günâhlarınızdan bir kısmını yarlığasın, sizi (azâbsız olarak) mukadder bir müddete kadar gecikdirsin. Şübhe yok ki Allahın (ta'yîn etdiği) müddet gelince geri bırakılmaz. Eğer bilseydiniz..».

Hayrat Neşriyat Meali

3,4. “Şöyle ki: Allah'a kulluk edin, O'ndan sakının ve bana itâat edin. (Tâ ki Allah,)günahlarınızdan bir kısmını size bağışlasın ve sizi(n ecelinizi) belirli bir vakte kadar ertelesin! Şübhe yok ki Allah'ın (size takdîr ettiği) eceli geldiği zaman, ertelenmez! Eğer biliyor olsaydınız!”

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

«Sizin için günahlarınızı bağışlasın ve sizi mukadder müddete kadar tehir etsin. Muhakkak ki, Allah'ın takdir ettiği vakit gelince sonraya bırakılamaz, eğer bilir kimseler oldu iseniz.»

Suat Yıldırım Meali

2, 3, 4. O da: “Ey benim milletim! Ben size gönderilen kesin bir uyarıcıyım. Şöyle ki: Yalnız Allah'a ibadet edin, O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki: Sizin günahlarınızı affetsin ve sizi belirli bir vakte, yani ölüm anına kadar azap çektirmeksizin hayatta bıraksın. Çünkü Allah'ın takdir ettiği vâde gelince, asla ertelenmez. Keşke bunu bir bilseniz!

Şaban Piriş Meali

O, sizin günahlarınızı bağışlasın ve belli bir süreye kadar sizi ertelesin. Allah'ın belirlediği süre gelince artık o geri bırakılmaz, eğer bilmiş olursanız...

İbni Kesir

Ta ki, günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar geciktirsin. Muhakkak ki Allah'ın süresi gelince geri bırakılmaz. Keşki bilseydiniz.

Seyyid Kutub

Ki Allah günahlarınızı size bağışlasın ve sizi belli bir süreye kadar ertelesin; doğrusu Allah'ın belirttiği süre gelince geri bırakılmaz; keşki bilseniz.

Tefhim-ul Kuran

«Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah'ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız.

Yusuf Ali (English)

"So He may forgive you your sins and give you respite for a stated Term: for when the Term given by Allah is accomplished, it cannot be put forward:(5708) if ye only knew."*

M. Pickthall (English)

That He may forgive you somewhat of your sins and respite you to an appointed term. Lo! the term of Allah, when it cometh, cannot be delayed, if ye but knew.