Abdullah Parlıyan Meali
De ki: Cinlerden bir topluluğun gelip Kur'ân dinledikleri ve sonra da: “Biz ne güzel bir Kur'ân dinledik” dedikleri bana vahiy yoluyla bildirildi.
Ahmet Varol Meali
De ki: "Bana vahyedildiğine göre cinlerden bir grup (Kur'an'ı) dinledi ve şöyle dediler: "Doğrusu biz hayret verici bir Kur'an dinledik.*
Ali Bulaç Meali
De ki: 'Bana gerçekten şu vahyolundu: Cinlerden bir grup dinleyip de şöyle demişler: -Doğrusu biz, (büyük) hayranlık uyandıran bir Kur'an dinledik'
Diyanet İşleri Meali (Eski)
1,2. De ki: "Cinlerden bir topluluğun Kuran'ı dinlediği bana vahyolundu; onlar şöyle demişlerdir;" "Doğrusu biz, doğru yola götüren, hayrete düşüren bir Kuran dinledik de ona inandık; biz, Rabbimize hiçbir şeyi ortak koşmayacağız."
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
1,2. (Ey Muhammed!) De ki: “Bana cinlerden bir topluluğun (Kur’an’ı) dinleyip şöyle dedikleri vahyedildi: “Şüphesiz biz doğruya ileten hayranlık verici bir Kur’an dinledik de ona inandık. Artık, Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.”
Diyanet Vakfı Meali
1, 2. (Resûlüm!) De ki: Cinlerden bir topluluğun (benim okuduğum Kur'an'ı) dinleyip de şöyle söyledikleri bana vahyolunmuştur: Gerçekten biz, doğru yola ileten hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik de ona iman ettik. (Artık) kimseyi Rabbimize asla ortak koşmayacağız. *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Deki: Hakikat bir takım cinnin Kur'ân dinleyip de şöyle dedikleri bana vahyedildi. Şüphesiz biz, hayret verici bir Kur'ân dinledik.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Deki vahy olundu bana hakıkat bir takım cinnin dinleyip de şöyle dedikleri: inan olsun biz acâib bir Kur'an dinledik
Hasan Basri Çantay Meali
(Habîbim) de ki: «Bana şu hakıykat (ler) vahy olunmuşdur: Cin den bir zümre (benim Kur'an okuyuşumu) dinlemiş de (şöyle) söylemişler: — Biz, hakıykî hayranlık veren bir Kur'an dinledik.
Hayrat Neşriyat Meali
(Ey Resûlüm!) De ki: “Bana vahyolundu, şu şübhesiz ki, cin'lerden bir topluluk (ben Kur'ân okurken) dinlemiş de: 'Doğrusu biz, hârikulâde güzel bir Kur'ân dinledik!' demişler.”(1)*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
De ki, bana vahy-olundu ki şüphe yok ki, cinden bir tâife (Kur'-anı) dinlemiş de demişler ki, «Muhakkak biz, bir acâib (bedî') bir Kur'an işittik.»
Suat Yıldırım Meali
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7. De ki: Bana vahyolunduğuna göre bir cin cemaati Kur'ân'ı dinledikten sonra şöyle dediler: “Biz gerçekten, doğru yolu gösteren harikulade bir Kur'ân dinledik. Bundan böyle Rabbimize asla bir şerik tanımayacağız. Rabbimizin şanı çok yücedir, O ne eş, ne de çocuk edinmiştir. Meğer içimizden birtakım cahiller, Allah hakkında gerçek olmayan sözler söylüyormuş! Biz de saf saf, insanları ve cinleri, Allah hakkında yalan söylemez sanmışız! Meğer bir kısım insanlar cinlerden bazılarına sığınıp, böylece onları daha da azgın hale getirmişler! Onlar da, sizin zannettiğiniz gibi, Allah'ın ölen hiçbir kimseyi diriltmeyeceğini zannetmişler. [37, 1;46, 29-33]*
Şaban Piriş Meali
De ki: Bir grup cinin, dinleyip şöyle dediği bana vahyedildi:-Biz, hayret verici bir okuma duyduk.
İbni Kesir
De ki: Bana vahyolundu ki; cinnlerden bir topluluk onu dinlemiş ve; doğrusu biz, hayrete düşüren bir Kur'an dinledik, demişlerdir.
Seyyid Kutub
Ey Muhammed de ki: «Bana vahiy yolu ile bildirildi ki bir grup cin, Kur'ân'ı dinledi ve arkasından şöyle dedi: Biz harikulâde bir Kur'an dinledik.
Tefhim-ul Kuran
De ki: «Bana gerçekten şu vahyolundu: «Cinlerden bir grup dinleyip de şöyle demişler: -Doğrusu biz, (büyük) hayranlık uyandıran bir Kur'an dinledik.
Yusuf Ali (English)
Say: It has been revealed(5727) to me that a company of Jinns(5728) listened (to the Qur´an). They said, ´We have really heard a wonderful Recital!(5729)*
M. Pickthall (English)
Say (O Muhammad): It is revealed unto me that a company of the Jinn gave ear, and they said: Lo! it is a marvellous Qur’an,