Abdullah Parlıyan Meali
Allah'ın has kullarının içtikleri bu has meşrubat öyle bir kaynaktan çıkar ki, o kullar onu istedikleri zaman ve zeminde emirleri altında bulundurup içebilirler.
Ahmet Varol Meali
Bir kaynaktır ki, Allah'ın kulları ondan içer; onu (istedikleri yere) fışkırtarak akıtırlar.
Ali Bulaç Meali
Allah'ın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynak; onu fışkırttıkça fışkırtıp akıtırlar.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Bu ancak Allah'ın kullarının taşıra taşıra içebileceği bir pınardır.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Bir pınar ki Allah’ın kulları ondan içer, onu (istedikleri şekilde) fışkırtıp akıtırlar.
Diyanet Vakfı Meali
(Bu,) Allah'ın has kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Bir kaynak ki ondan Allah'ın kulları içerler, güzel yollar açarak akıtırlar onu.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Bir çeşme, ondan Allahın kulları içer, güzel, yollar açarak akıtırlar onu akıtırlar
Hasan Basri Çantay Meali
(O kâfuur) bir pınardır ki onu (ancak) Allahın (velî) kulları içerler. Onu (nereye isterlerse kolayca) akıtırlar, fışkırtırlar.
Hayrat Neşriyat Meali
(Bu kâfûr) bir pınardır ki, Allah'ın (makbûl) kulları ondan içer, onu (istedikleri yerde kolayca) akıttıkça akıtırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Bir çeşmedir ki ondan Allah'ın muttakî kulları içer, onu akıtmakla akıtıverirler.
Suat Yıldırım Meali
Bu, Allah'ın has kullarının içip, istedikleri yere akıttıkları bir kaynaktır.
Şaban Piriş Meali
Allah'ın kullarının taşıra taşıra içeceği bir pınardır.
İbni Kesir
Bu; yalnız Allah'ın kullarının, taşıra taşıra içebileceği bir pınardır.
Seyyid Kutub
Bu Allah'ın iyi kullarının istedikleri yere akmasını sağlayarak içebilecekleri bir pınardır.
Tefhim-ul Kuran
Allah'ın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynak; onu fışkırttıkça fışkırtıp akıtırlar.
Yusuf Ali (English)
A Fountain where the Devotees of Allah do drink, making it flow in unstinted abundance.
M. Pickthall (English)
A spring wherefrom the slaves of Allah drink, making it gush forth abundantly,