Abdullah Parlıyan Meali
Orada nereye baksan hep nimet ve büyük bir saltanat görürsün.
Ahmet Varol Meali
Her nereye baksan bir nimet ve büyük bir mülk görürsün.
Ali Bulaç Meali
Her nereye baksan, bir nimet ve büyük bir mülk görürsün.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Oranın neresine baksan, nimet ve büyük bir saltanat görürsün.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Orada, görünce (sonsuz) nimetler ve büyük bir mülk (hükümranlık) görürsün.
Diyanet Vakfı Meali
Ne yana bakarsan bak, (yığınla) nimet ve ulu bir saltanat görürsün.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Orada nereye baksan bir nimet ve pek büyük bir mülk görürsün.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Ve gördüğün zaman orada bir na'îm ve pek büyük bir mülk görürsün
Hasan Basri Çantay Meali
Orada herhangi bir yeri gördüğün zaman (büyük) bir ni'met, bol bir (ihtişam ve) saltanat görürsün.
Hayrat Neşriyat Meali
(Orada) nereyi görsen, (ta'rîfi mümkün olmayan) bir ni'met ve büyük bir mülk görürsün!
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve orada göreceğin zaman, bir nîmet ve bir büyük mülk görmüş olursun.
Suat Yıldırım Meali
Hangi tarafa baksan hep nimet, servet, ihtişam, büyük bir saltanat görürsün.
Şaban Piriş Meali
Nereye baksan, nimet ve büyük bir saltanat görürsün.
İbni Kesir
Nereye baksan; orada bir nimet ve büyük bir mülk görürsün.
Seyyid Kutub
Nereye baksan bir nimet ve büyük bir saltanat görürsün.
Tefhim-ul Kuran
Her nereye baksan, bir nimet ve büyük bir mülk görürsün.
Yusuf Ali (English)
And when thou lookest, it is there thou wilt see a Bliss and a Realm Magnificent.
M. Pickthall (English)
When thou seest, thou wilt see there bliss and high estate.