Abdullah Parlıyan Meali
Ama o sarp yokuşa tırmanıp geçemedi…
Ahmet Varol Meali
Fakat o sarp yokuşu aşmaya girişmedi.
Ali Bulaç Meali
Ancak o, sarp yokuşa göğüs germedi.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Ama o, zor geçidi aşmaya girişemedi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Fakat o, sarp yokuşa atılmadı.
Diyanet Vakfı Meali
11, 12, 13, 14, 15, 16. Fakat o, sarp yokuşu aşamadı. O sarp yokuş nedir bilir misin? Köle azat etmek veya açlık gününde yakını olan bir yetimi, yahut aç-açık bir yoksulu doyurmaktır.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Fakat o, o sarp yokuşa göğüs veremedi.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Fakat o göğüs veremedi o (akabeye) sarp yokuşa
Hasan Basri Çantay Meali
Fakat o, sarp yokuşa saldıramadı.
Hayrat Neşriyat Meali
Fakat (o), sarp yokuşu aşamadı.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Fakat o, o sarp yokuşu geçemedi.
Suat Yıldırım Meali
Fakat o sarp yokuşu aşmaya çalışmadı. (Böyle yaparak verilen nimetlerin şükrünü eda etmedi. )
Şaban Piriş Meali
O zor geçidi aşamadı.
İbni Kesir
Ama o, sarp yokuşu aşmaya girişemedi.
Seyyid Kutub
Fakat o zor geçidi aşmaya girişmedi.
Tefhim-ul Kuran
Ancak o, sarp yokuşa göğüs germedi.
Yusuf Ali (English)
But he hath made no haste on the path that is steep.(6139)*
M. Pickthall (English)
But he hath not attempted the Ascent