Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hz. Muhammed otorite kazandıktan sonra yumuşak davranmayı bırakmış mı?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Soru Detayı

- Mekki ve Medeni sureler arasında neden farklar vardır?
​- Kuran ve hadislerin Mekke'de geçenlerinde gayrimüslimlere iyi davranılması söylenirken Medine'de inenlerde savaşın vb. şeyler denilmiştir. Mekki surelerde inanç ahlak gibi konular geçerken; medeni surelerde cihad zina iftira ve hırsızlık cezaları gibi hukuksal konular ele alınır.
- İnsanlar bunu Hz. Muhammed'in otorite kazandıktan sonra yumuşak davranmayı bırakması olarak yorumluyorlar. Ve diyorlar ki Kuran'daki çelişki buradadır evrensel değildir. O anki siyasi duruma göre yazılmıştır ve zamanının kitabı olduğuna ve insan elinden çıktığına kanıttır. Açık bir şekilde tavır değişikliği vardır. Bu olayın cevabı nedir?

Değerli kardeşimiz

Kur'an-ı Kerim’in peyderpey sure sure ayet ayet indirilmesinin hikmet ve faydalarından birisi de;
- Olaylara sıcağı sıcağına çareler ve çözüm yolları göstermek
- Müminlerin kuvve-i maneviyelerini takviye etmektir.

Bu çerçevede Mekke döneminde öncelikle;
- İman esaslarının yerleştirilmesine çalışılmış
- Şirkle batıl ilahlarla ve batıl inançlarla mücadele edilmiştir.

Çünkü en önemli mesele budur. İslam binası sağlam iman temelleri üzerinde yükselebilir.

Daha sonra namaz zekât gibi konular gelir.

Medine döneminde ise artık bir İslam toplumu ve devleti oluştuğu için;
- Hem Müslümanların kendi içlerindekisosyal konuları düzenleyen
- Hem de başka din mensuplarıyla alakalı meydana gelen savaş barış evlilik gibi durumları düzenleyen hükümler vazedilmiştir.

Özet olarak;
- Mekke döneminde ağırlıklı olarak iman
- Medine döneminde ise ağırlıklı olarak ibadet aile hukuku sosyal ve beşeri münasebetler savaş-barış gibi konulara dair çözüm üreten ayetlerin inmesi tabii bir durumdur.

Hz. Muhammed (asm)'in otorite kazandıktan sonra yumuşak davranmayı bıraktığı iddiasıise tamamen yanlış bir iddiadır.

İslamiyet her zaman barış taraftarı olmuş ancak başka çare kalmadığı durumlarda savaşa müracaat edilmiştir. Bazı alimlerin Seyf ayetinin (Tevbe Suresi 5. ayet)insanlara yumuşak davranmayı güzel söz söylemeyi affetmeyi barışı sulhu emreden yüzden fazla ayeti nesh ettiği iddiası ise sadece bir iddiadan ibaret olup alimlerin çoğu tarafından reddedilmiştir.

Dolayısıyla savaş ortamıyla ilgili ayetlere (evbe Suresi 5. ayet gibi) dayanarak sulh ortamıyla ve normal şartlarla ilgili ayetlerin nesh edildiğini iddia etmenin Kur’an ve sünnete dayalı bir delili yoktur.

Günümüzde İslam âlimleri arasında kabul edilen görüş Kur'an ayetleri içinde herhangi bir mensuh ayetin (hükmü kaldırılmış ayetin) bulunmadığıdır.

Örneğin Kâfirun Sûresinde geçen "sizin dininiz size benim dinim bana" hükmü cihat ayetiyle tahsis edilmiştir. Ama bugün dünyanın çok yerinde Kâfirun Sûresi yürürlüktedir. Müslümanlar o yabancı beldelerde Mekke'deki ilk dönem gibi o milletin dinine karışmamakta ve kendi dinlerini yaşamaktadırlar. Onlara karşı silâhla cihat etme yoluna da gitmemektedirler.

Buna göre Kafirun Suresindeki ayetin hükmü tamamen kalkmamış ve ona uygun şartlar olduğunda da aynen uygulanacaktır.

İlave bilgi için tıklayınız:

NESH NESİH.
Mekke ve Medine'de inen ayetler neden farklıdır?
Müslümanlara ilk olarak ne zaman harp ve cihad izni verilmiştir?

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi