Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Kadının erkeğe / erkeğin kadına selam vermesi yani namahrem olan (birbirine nikâh düşen) kadın ve erkeğin selamlaşması caiz midir?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Soru Detayı

- Bir bayanın veya bir erkeğin akrabası olması dışında iş arkadaşı komşusu olduğu taktirde karşı cinse uygun bir ortamda selam vermesi günah mıdır?

Değerli kardeşimiz

Ebu Hanîfe ve arkadaşlarına göre  kadınların ilk olarak erkeklere selam vermesi caiz değildir. Çünkü kadınlar ezan kamet açıktan Kur'an-ı Kerîm okuma gibi faaliyetlerden menedilmişlerdir. Yalnız mahrem hısımlar bunun dışındadır. Bunlara onların selam vermesinde bir sakınca bulunmaz. Bu duruma göre ünsiyet nedeniyle önce bir erkek selam vermişse kadın bu selamı alabilecektir.

Malikîler selamlaşma konusunda genç kadınla yaşlı arasında ayırım yapmışlardır. Dayandıkları delil  "kötülüğe giden yolu kapama (seddü'z-zerîa)" prensibidir.

Hz. Peygamber (asm)'in mahremi olmayan kimi kadınlara selam verdiğini yada onların selamını aldığını gösteren uygulama örnekleri vardır.

Esma binti Yezîd (r. anha) Allah'ın Rasulünün (asm) bir kadınlar topluluğuna uğradığını ve kendilerine selam verdiğini nakletmiştir. (Ebü Davud Edeb 127.) Diğer yandan fetih yılında bir gün Hz. Peygamber (asm) evde boy abdesti alıyor ve kızı Fatıma (r.anha) da onu örtüyordu. Bu sırada Ebu Talib'in kızı Ümmü Hanî içeri girip selam verince Nebî (asm) onun kim olduğunu sormuş ve kendisine "merhaba" demiştir. (Buharî Gusl 21 Salat 4 Edeb 94; Müslim Hayz 70 Müsafirin 82; Tirmizî İsti'zan 34: Nesaî. Tahare. 142.)

Bir gün Hz. Peygamber (asm) eşi Aişe (r.anha) ile birlikte bulunurlarken yanlarına Cebrail (a.s) gelmişti. Hz. Peygamber eşine; "Bu Cebrail (a.s)'dır sana selam veriyor." buyurunca Hz. Aişe (r.anha)  "Ve aleyhi's-selam (ona da selam olsun)" diyerek selamı almıştır. (Buharî Bed'u'l-Halk 6 isti'zan 16 19; Müslim Fazailu's-Sahabe 90 91; Tirmizî Menakıb 62 isti'zan 5.)

Benzer selamlaşma uygulaması kimi sahabe erkek ve kadınları arasında da olmuştur. Yukarıda Hz. Ömer (ra)'in Rasülullah (asm) adına biat almak üzere gittiği kadınlar topluluğuna selam verdiğini ve kadınların da onun selamını "merhaba" diyerek aldıkları belirtilmiştir. (A. b. Hanbel V/85 VI/409.) Diğer yandan Muaz b. Cebel (ö. 18/639) Yemen'e vali olarak gidince yanına on iki çocuğu olan bir kadının gelerek selam verdiği nakledilmiştir. (A. b. Hanbel V/239.)

Ashab-ı kiramdan kimileri ise; erkekler kadınlara selam verebilir fakat kadınlar onlara selam veremez demişlerdir. Bununla birlikte Abdullah b. Ömer (r.a.)'in bir kadına rastlayınca selam verdiği Ata b. Ebî Rabah'ın ise (ö. 115/733) "kadınlar genç olursa selam verilmez" dediği nakledilmiştir. (bk. Yusuf el-Kardavî Fetava II/274.)

Yukarıdaki deliller dikkatlice incelendiğinde mahrem olmayan kadınlarla selamlaşmanın ya kadınların topluluk halinde olması veya kadınla ünsiyet bulunması yahut da bir iş veya bir ihtiyaç nedeniyle bir araya gelme gibi durumlarda yapıldığı görülür.

Kimileri kadınlarla selamlaşmayı onun sesinin erkeklere haram olması yüzünden yasaklama yoluna gitmişlerdir. Ancak zaruret veya ihtiyaç hallerinde ve normal zamanlarda kadının sesinin erkeğe haram olduğunu bildiren doğrudan bir ayet veya hadis yoktur. Nitekim Hz. Peygamber (asm)'in aileleri için Allah Teala

"Peygamberin hanımlanndan bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin." (Ahzab 33/53.)

buyurur. Sahabe erkekleri Hz. Aişe (r.anha) veya Hz. Peygamber (asm)'in diğer eşlerine bir şey sorar veya bir şey isterlerse onlar perde arkasından cevap verirlerdi. Bunun gibi pek çok sahabe hanımı günlük hayatta alma verme sorma cevap alma selam ve konuşma tarzlarında erkeklere muhatap olmuş bunlardan hiçbirisi "Sus senin sesin erkeklere haramdır!.." dememiştir.

Ancak bu konunun da fitne tehlikesi ve İslamî edeple sınırlı olduğunu unutmamak gerekir. Bu yüzden yaşlı veya toplu haldeki kadınlara ya da amca dayı eşi yahut bunların kızı gibi aile içinde ünsiyet bulunan hısımlara selam verip almada herhangi bir fitne tehlikesi yoksa da tek başına bulunan genç kız ve hanımlara selam vermede böyle bir tehlikenin yokluğundan söz edilemez.

Diğer yandan selamlaşma edebiyle ilgili olarak da şunlar söylenebilir. Binitli olan yürüyene küçük büyüğe az olan topluluk çok olan topluluğa yukarıda bulunan aşağıda olana selam verir. Namaz kılana yemek yemekte olana tuvalette bulunana ve içki-kumar gibi bir haramı işlemekte olana selam verilmez. (bk. Buharî İsti'zan 3-7 11; Müslim Edeb 46 Selam 1; Ebu Davüd İsti'zan 6; Tirmizî İsti'zan 14; A. b. Hanbel III/44 444 VI/19 20)

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi