Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Şartlar zorlaştığı için işlenen sevapların derecesi artar mı?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Cevap

Değerli kardeşimiz

Şartlar ağırlaştıkça işlenen sevapların derecesi artacağı gibi işlenen günahların tövbe ile affolma ümidi de inşallah artacaktır.

Ammar b. Yasirden:

"Ümmetim mübarek bir ümmettir evveli mi yoksa sonu mu daha iyidir bilinmez."(1)

Burada ümmetin ilki ile sonu arasında bir benzerlik kuruluyor. Nasıl ilk zamanlar İslamı yaşamak için büyük zorluklar işkenceler çekilmiş ilk sahabeler müşrik toplumda yadırganmış tahkir edilmiş kınanmış Rasulullaha mecnûn denilmiş ona uyanlar çeşitli sıkıntılara işkencelere maruz kalmışlar. Toplumda garipsenmişler akılsızlıkla suçlanmışlar hatta vatanlarından sürülmüşler. Bütün bu meşakkatlerin acıların ıstırapların sevabı ve kazancı da bir o kadar çok olmuş.

İşte ümmetin sonu yani ahir zamandaki müminlerin durumu da ilklerine benzeyecek ve onlara yakın olacak. Ümmet ifsad olacak bozulacak yabancı kültürler ve sapık fikirler her yerde kendini gösterecek. Böylece İslam'a sarılanlar sünnete ve Kur'an'a hizmet edenler toplumda garipsenecek tahkir edilecek herkes onları tenkit edecek onlar topluma uyumsuzlukla suçlanacak hatta toplumdan dışlanmaya çalışılacaklar. Çoğunluğun maddi manevi engelleyici baskısı altında zor şartlarda işlenen salih amellerin de sevabı çok olacak zorluk artınca sevap artacak.

İlk devirde Mekke ve Medine hayatında Müslümanların maruz kaldığı sıkıntıların eziyetlerin benzerleri son zamanlardaki samimi Müslümanlara da yapılacak. Sürgün işkence vs. gibi eziyetler görecekler. Sokağa çıkamayacaklar. Onlara yapılan bütün eziyetler bütün işkenceler berekete manevi kazanca vesile olacak. Rütbeleri yükselecek. Ahir zamanın garipleri de bunlar olacak.(2) Bu noktadan sahabelerle benzerlikleri olacak.

Çünkü Resulullah bir hadis-i şerifinde ashabına hitaben buyurur:

"Siz öyle bir zamandasınız ki içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur; sonra öyle bir zaman gelecek ki o zamanda yaşayanlardan kim emrolunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır."(3)

Buna benzer bir hadiste şöyledir:

"Ümmetim evveli mi sonu mu daha hayırlıdır kesin bilinmeyen yağmur gibidir."(4)

Resulullah (asm)'ın burada "yağmur" kelimesini seçmesi manidardır. O ümmetini faydalı menfaatli yağmur yüklü bulutlardan bardaktan boşanırcasına yağan bir yağmura benzetmektedir. Ümmetin evveli bu hayırlı yağmurun başı ahiri de bu faydalı yağmurun sonudur.

Ayrıca Resulullah (asm) sahabelerle ahir zamanda gelecek fıskın günahların kebairin şerlerin zuhurunda dinin hükümlerini uygulayacak kimseleri hayır cihetinde sahabelere benzetmektedir.

Kaynaklar:

1. Kamûzu'l-Ehadis s. 83 1151. hadis. (İbn-i Asakir Amr b. Osmandan mürsel olarak); Kandehlevi Muhammed b. Yûsuf Hayatu's-Sahabe I-IV Konya 1983 II 599; Sübülü's-Selam IV 127; es-Savaiku'l-Muhrika s. 211.
2. Sunenu İbn-i Mace II 1306 (no: 3956) 1309 (no. 3988); 1320 (no: 4014: dindarlık elde kor tutmak kadar zorlaşacak. Ayrıca bela bakımından en şiddetli kimseler nebiler olacak bk. Aynı eser II. 1334 (no: 4023): Mükafatın büyüklüğü belanın büyüklüğü nisbetindedir. Bela katlandıkça ecir de katlanır. Aynı eser II 1334 (no: 4031 4032).
3. Ramûzu'l-Ehadis s. 136 1753. hadis (Tabarani filkebir İbn-i Adiy Ebû Hureyre'den).
4. el-Cami'li Ahkamil-Kuran IV 172; Bulutların çeşitleri ve sehab için bk. II 222 (Burada bir yağmur meseli ile müminle kafirin durumu anlatılmaktadır. Bk. A'raf Suresi 57-58); İbnü Mace Muhammed b. Yezid Sunenü İbn-i Mace I-II İstanbul ty. II 1319 no: 3987; es-Savaiku'l-Muhrika s. 211 Sübülü's-Selam IV 127.

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi