Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Mezhep imamları ve müçtehidler sahih hadis bulduklarında kendi rey'lerinden vazgeçip hadisle amel etmişler ve sonrakilerede bunu tavsiye etmişlerdir.
Ebû Hanife; "Hadis sahih olduğunda bilin ki benim mezhebim odur."34 buyurmaktadır. (Muhammed İbrahim Ahmed Ali el-Mezheb inde'l-Hanefiyye Mekke ty s.74.)
Ebû Yusuf İmam Malik'le karşılaştığında ona bir ölçü birimi olan "sa'ğ"ın miktarı vakıf konusu ve bir de taze sebzenin öşrü hakkında ne bildiğini sorar. İmam Malik bu konulara ışık tutan hadisleri tadat edince Ebû Yusuf şöyle der:
"Ey Ebû Abdullah (İmam Malik)! Senin hadislere dayanan görüşüne döndüm benim gördüğüm bu delilleri hocam Ebû Hanife de görmüş olsaydı tıpkı benim önceki görüşümden döndüğüm gibi o da görüşünden dönerdi." (Kârdâvi Fetâvâ Muâsırâ Daru Uli'n-Nühâ Beyrut ty II/113.)
Görüldüğü gibi müçtehit imamlar içtihat ettikleri konuyla ilgili daha sonra farklı bir hadis-i şerife rastladıklarında hemen görüşlerinden vazgeçer ve hadise göre fetvâ verirlerdi. Hadise rağmen bir hüküm belirtmişseler ya o hadis kendilerine ulaşmamış yahut da onun senet veya metninde bir problem görmüşlerdir. Aksi takdirde kendi görüşlerinden ya da bağlı bulundukları müçtehitlerin (müntesip müçtehit olanlar) görüşlerinden dönmüşlerdi. Bu hususta Şafii şunları söylemektedir:
"Benim görüşümün zıddına sahih bir hadis bulduğunuzda alın görüşümü duvara çalın. Yol üzerine terkedilmiş (amel edilmeyen) bir hadis gördüğünüzde bilin ki benim görüşüm o hadistir." ( Kârdâvi Fetâvâ Muâsırâ Daru Uli'n-Nühâ Beyrut ty II/113.)
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi