Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Cihadın hükmü nedir?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Cevap

Değerli kardeşimiz

Düşmana karşı yapılacak olan cihad normal şartlarda farz-ı kifayedir. Olağanüstü hâllerde ise farz-ı ayn olur.(1) Yani ümmetin her ferdinin cihadla meşgul olması zor olduğundan herkese farz değildir. Ümmet içinden bir topluluğun bu görevi ifa etmesi yeterlidir.

Şu ayet cihadın farziyetini bildirir:

"Hoşunuza gitmese de kıtal (savaş) size farz kılındı. Hoşunuza gitmeyen bir şey hakkınızda hayırlı olabilir. Hoşunuza giden bir şey de hakkınızda şer olabilir. Allah bilir siz bilmezsiniz."(Bakara 2/216)

Savaş arzu edilen bir şey olmamakla beraber kaçınılması mümkün olmayan bir realitedir.(2) Savaşın mahiyetinde tahrip etmek kan dökmek yaralanmak ölmek... gibi nefsin hoşuna gitmeyen şeyler vardır.

"Hoşunuza gitmese de" ifadesi bu noktaya dikkat çeker. Savaş zatında güzel değil ama neticeleri itibariyle güzeldir. Çünkü Allah yolunda savaşmakta "düşmanın fenalığını def Müslümanların yükselmesini temin..." gibi güzel neticeler vardır. (3)

Cihadın zatı itibariyle değil neticeleri yönüyle güzel olması şifa için acı ilacı içmeye kazanç ümidiyle yolculuğun zorluklarına katlanmaya benzer.(4) Acı ilacı içmeyen sıhhat gibi tatlı bir neticeye ulaşamaz.

Zorluklara katlanmayan muvaffak olamaz. Cihad etmeyen de dünya ve ahiret mutluluğunu yakalayamaz; dünyada düşmanlarına mağlup olur ahirette de İlahî emre muhalefetin cezasını çeker.

Cihadın herkese farz olmaması savaşmak görevinin ordunun üzerinde olması gibidir. Düşmanla savaşa ordu yeterli geldiğinde ümmetin diğer fertlerinden bu görev düşer. Fakat yeterli gelmediğinde seferberlik ilan edilir ve yedisinden yetmişine herkes sefere katılır; dinini vatanını namusunu kurtarır.

Şu ayet normal şartlarda cihadın farz-ı kifaye olduğuna delalet eder:(5)

"Mü'minlerin hep birden savaşa çıkmaları uygun değildir. Her fırkadan bir grup savaşa gitmeli onlardan bir kısmı da dini anlamak ve döndüklerinde onları uyarmak için kalmalı. Olur ki sakınırlar." (Tevbe 9/122)

Rivayetlere göre bir seferden geri kalanları kınayan ayetler nazil olunca mü'minlerin toptan sefere katılmak istemesi üzerine üstteki ayet nazil olmuştur.(6) Resulullah sefere gittiğinde bazılarını geride bıraktığı veya bazı küçük seferlere kendisinin katılmadığı tarihi birer realitedir.

Şu ayet de cihadın farz-ı ayn olmadığının delillerinden kabul edilir:

"Mü'minlerden -özür sahipleri müstesna- oturanlarla mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir olamaz. Allah mallarıyla ve canlarıyla cihad edenleri derece bakımından oturanlara üstün kılmıştır. Bununla beraber Allah her iki tarafa da "hüsnayı"/cenneti va'detmiştir..."(Nisa 4/95).

Oturanlara da güzellik (cennet) va'dedilmesi cihadın herkese farz olmadığını gösterir.(7)

Cihadın herkese farz olmamasından bir kısım insanların tembellik göstermeleri uygun değildir. Ayetin de dikkat çektiği gibi mallarıyla-canlarıyla cihad edenler oturanlardan daha üstündürler. Dünyevî menfaatlerde aza razı olmayan nefislerin cihad gibi en mukaddes bir görevde tembellik göstererek az bir sevaba razı olmaları elbette iyi bir hâl sayılamaz.

Kaldı ki cihadın farz-ı kifaye olması ümmetten bir topluluğun bu göreve yeterli olduğu durumlar için söz konusudur. Belli bir topluluk cihad yükünü kaldıramadığında bütün ümmet bu yükü omuzlamakla mükelleftir.

Kaynaklar:

1. Abdullah b. Mahmud Mevsılî İhtiyar li Ta'lîli'l-Muhtar Çağrı Yay. İst. 1980 IV 117; Muhammed b. İbnu Rüşd Bidayetü'l-Müctehid Nihayetü'l Muktesid Daru'l-Marife Beyrut 1988 1 380-381; Kurtubî III 27; Ebu'l-Fadl Àlûsî Ruhu'l-Meanî Daru İhyai't- Türasi'l-Arabî Beyrut 1985 II 106; W. Madelung Dictionary of the Middle Ages "Cihad" md. VII 110
2. İbnu Haldun Mukaddime El-Mektebetu't-Ticariyye Mısır s. 270-271; Reşid Rıza Tefsîru'l-Menar Mektebetu'l-Kahire Mısır X 364; Muhammed Hamîdullah Hz.Peygamberin Savaşları Ter. Salih Tuğ Yağmur Yay. İst. 1981 s.14.
3. Halim Sabit Şibay M.E.B. İslam Ans. "Cihad" md. III 169; Ömer Nasuhî Bilmen Hukuk-u İslamiyye ve Istılahat-ı Fıkhıye Kamusu Bilmen Yay. İst. III 356; Abdülhafız Abdürabbih Felsefetü'l-Cihad fi'l-İslam Mektebetu‘l-Medrese Beyrut 1982 s. 42; Özel İslam Hukukunda Milletlerarası Münasebetler s.48.
4. Razi VI 27; Muhammed Ali Sabunî Revaiu'l-Beyan Dersaadet Yay. İst. 1 245; Kurtubî III 27-28; Àlûsî II 106.
5. Razî XVI 225-226; İbnu Rüşd I 380-381; Kurtubî VIII 186; Bilmen III 358-359; Ahmed Kadiri El-Cihadu fî Sebilillah Daru'l-Menare Cidde 1992 I 59-60.
6. Razi XVI 225-226.
7. Age. XI 9; Kadiri I 60.

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi