Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Nice namaz kılanlar vardır ki onların kıldığı namaz sadece yatıp kalkmaktan ibarettir onlara sevaptan da bir pay yoktur anlamına gelen bir hadis var mıdır?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Cevap

Değerli kardeşimiz

Rivayet göre Ebu Hureyre şöyle dedi: Resulullah şöyle buyurdu:

“Nice oruç tutanlar var ki aç kalmaktan başka bir kazançları yoktur. Ve yine nice namaz kılanlar var ki yorgunluktan başka namazından elde ettiği bir şey yoktur.” (İbn Mace Sıyam 21)

Mecmau'z-zevaid’de bu hadisin senedi zayıf olduğuna işaret edilmiştir.(bk. a.g.e).

Aynı hadisi Ahmed b. Hanbel de şöyle rivayet etmiştir:

“Nice oruç tutanlar var ki oruçlarından payları açlık ve susuzluktur.  Ve yine nice ayakta duranlar / namaz kılanlar var ki namazından elde ettiği şey yorgunluktur." (İbn Hanbel 2/373)

Hafız Irakî İbn Hanbel’in rivayetindeki senedin hasen/sağlam olduğunu belirtmiştir.(Irakî Tahricu ahadisi’l-ihya -İhya ile birlikte-1/165).

Bu hadiste vurgulanan husus yapılan ibadetlerin hem şeriatin zahirî kurallarına hem de batınî takva prensiplerine uygun olmasına işaret edilmiştir. Mesela bir insan Ramazan ayında gündüz yemek yediği zaman şeriatin zahiri hükümlerine uymadığı için orucu bozulmuş olur bunu kaza etmesi gerektiği gibi ayrıca iki ay kefaret de tutması gerekir. (Şafilere göre sadece kaza etmesi gerekir). Bunun yanında oruçlu bir kimsenin yalan söylemesi gıybet etmesi orucun zahirî kurallara göre bozulmuyorsa da gerçekte bazı sevapları kaybolacaktır.

Yine namaz kılan kimsenin şeriatin zahirî kurallarına uymazsa; namazı bozulur onu yeniden kılması gerekir. Buna mukabil zahiri şartlara riayet etmekle beraber namazı tamamen huzur ve huşudan halî gaflet içerisinde kılsa zahire göre onu iade etmesi gerekmez. Ancak bu namaz sevabının en az bir kısmı zayi olacaktır.

“Kim yalan söylemeyi cahilliği ve cahillikle amel etmeyi (günah işlemeyi) terk etmezse Allah’ın onun yemesini içmesini terk etmeye ihtiyacı yoktur.” (İbn Mace Sıyam 21)

mealindeki hadis-i şerif bu hususu aydınlatacak bir konuma sahiptir.

Bu gibi hadislerden maksat yalan söyleyenin günah işlemeye devam edenlerin oruç tutmayı bırakmasını emretmek değil oruçla beraber bu kötü alışkanlıkları da terk etmeye teşvik etmektir. Aynı durum soruda geçen namaz konusu için de geçerlidir. Namazı dosdoğru kılmanın gereğine dikkat çekildiği gibi namaz kılanların günahlardan uzak kalması gerektiği de ifade edilmiştir. Nitekim

(Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı biliyor.”(Ankebut 29/45)

mealindeki ayette bu iki konuya da dikkat çekilmiştir.

Buna göre namazı farzlarına uygun olarak yerine getiren kişinin namazı olur ancak gereği gibi kılmıyorsa günahlara devam ediyorsa bu durum namazın ve diğer ibadetlerinin sevabını noksanlaştıracaktır.

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi