Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Böyle bir hadis vardır. Alâ İbn Abdirrahman babasından naklediyor:
"Ebu Said (radıyallahu anh)'e izar hakkında sordum. Dedi ki:
'Tam bilene düştün! Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle demişti:
"Mü'minin izarı bacağın yarısına kadar uzanmalıdır. Burası ile topuklar arasında olmasının da bir günahı yok. Ama topuktan aşağı inen kısım ateştedir. Kim de gururla izarını (yerde) sürürse kıyamet günü Allah ona (rahmet) nazarı ile bakmaz."(Muvatta Libas 12; Ebu Davud Libas 30; İbnu Mace Libas 7)
Ebu Davud'un rivayetinde "kıyamet günü" ibaresi mevcut değildir.
İzâr Arapların giydikleri boy elbisesidir ki bunun topuktan aşağı lüzumsuz uzatılması kibirlenmek alâmeti idi. Onun için hadîste buna ağır ceza ta'yîn edilerek bundan nehyedilmiştir. Şübhesiz ateşte yanacak olan topuktan aşağı lüzumsuz yerde çekilip sürüklenen elbise parçası değil bunun içinde o hizada bulunan ayaklardır. Burada kinaye olarak elbise zikredilip ayaklar ve beden kasdedilmiştir.
Şu hadisten de kibir amacı olmaksızın elbisenin ayak altında olmasının günah olmayacağı anlaşılmaktadır. İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm):
'Allah elbisesini kibirle sürüyene bakmaz.' buyurmuştur. Hz. Ebu Bekr (radıyallahu anh):
'Ey Allah'ın Resulü! İzarım salık durumda dikkat etmezsem sürünüyor.'dedi. Aleyhissalâtu vesselâm:
'Sen bunu kibirle yapanlardan değilsin!' cevabını verdi." [Buhârî Libas 5 1 2 Fezauli Ashab 5 Edeb 55; Müslim Libas 45; Ebu Davud Libas 28 (4085); Nesâî Zinet 102 105]
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi