Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Bu konuda iki farklı içtihat vardır. Yolcu şayet ikamet ettiği şehirden çıkıp da vaktiyle doğup büyüdüğü köyüne gidiyorsa yol boyunca seferi sayıldığı hâlde köyüne varınca (bir görüşe göre) seferiliği biter diğer görüşe göre köyünde de olsa seferiliği devam eder.
Bu sebeple aile ve çocuklarıyla ikamet ettiği yerden kalkıp (doksan kilometreden uzak olan diğer bir görüşe göre de vaktin mutat vasıtasıyla üç günlük mesafede bulunan) doğup büyüdüğü memleketine doğru yola çıkan kimse yol boyunca seferi olduğu hâlde vardığı memleketinde (evi bahçesi tarlası duruyorsa İmam-ı Muhammed'e göre) seferilik sone erer. Artık burada namazlarını tam olarak kılar. Çünkü evi tarlası duruyor.
Diğer iki imama göre ise vaktiyle terk ettiği memleketine gelince de seferiliği devam eder. Çünkü burasını bırakmış yeni bir memleket edinmiştir. Onun memleketi artık ailesiyle yaşadığı yeni yeridir. Terk ettiği doğup büyüdüğü eski memleketinde artık seferi sayılır. (Şayet on beş günden az kalacaksa) On beş günden çok kalacaksa zaten seferilik nerede olursa olsun hemen bitmiş olur..
Her iki görüşle de amel edenler vardır. Dileyen birinci görüşü tercih eder; evi tarlası bulunan memleketine gelince seferiliğini hemen sona erdirebilir. Namazlarını kısaltmadan kılar. Çünkü insanın kendi köyünde kendisini misafir sayması pek de içine sinmez. Dileyen ise kendini seferi görmeye devam eder.
Kaynaklar:
bk. İbn Mâze el-Muhitu’l-Burhânî 2/402; el-Fetâvâ’l-Hindiyye Şeyh Nizamuddin önderliğinde ilmî bir heyet 1/142; el-Ecnas en-Nâtifî. Mahdut Feyzullah Efendi arş no: 645 s. 10 11.
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi