Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Önceki şeriatlerde beş vakit namaz yoktu. Ancak vakitleri belirsiz genel anlamda namaz vardı.
Namaz hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (İsrâ) gecesinde farz kılınmıştır. Enes b. Mâlik'ten rivâyete göre özet olarak şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber (s.a.s)'e İsrâ gecesi namaz elli vakit olarak farz kılındı. Sonra azaltıldı ve beş vakte düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi:
"Ey Muhammed şüphesiz bizim nezdimizdeki söz bir değişikliğe uğramaz. Senin için bu beş vakit namaz elli vakit namazın karşılığıdır."(Buhâri Salat 76 Enbiya 5; Müslim İman 263; Ahmed b. Hanbel V/122 143).
Her güzel amele on katı ecir verileceği şu ayetle sabittir:
"Kim bir iyilik yaparsa ona bunun on katı ecir vardır." (Enam 6/160; ayrıca bk. Neml 27/89; Kasas 28/84).
Beş vakit namaz farz kılınmadan önce Hz. Peygamber (asm)'in ibadet tarzı Cenâb-ı Hakk'ın yaratıklarını düşünmek Allah'ın yüceliğini tefekkür etmek şeklinde idi. Sabah ve akşam ikişer rekat hâlinde namaz kıldığı da nakledilir.
Daha önceki ümmetlerin de namaz ibadeti vardır. Kur'an-ı Kerim'de Lokman aleyhisselâmın oğluna namazı emretmesi (Lokman 31/17) Hz. İbrahim (as)'in Hicaz'ın güvenliği için dua ederken namazdan söz etmesi (İbrâhim 14/37) Yüce Allâh'ın Tur dağında ilk vahiy sırasında Hz. Mûsa (as)'dan namaz kılmasını istemesi (Tahâ 20/14) örnek verilebilir.
İslâm'da namazın meşrûluğu Kitap Sünnet ve İcmâ'ya dayanır.
Kur'an-ı Kerim'in birçok yerinde; "namazı kılınız ve zekâtı veriniz" buyurulur.
"Bütün namazları ve orta namazı muhafaza edin."(Bakara 2/238).
"Şüphesiz namaz müminlere vakitle belirlenmiş olarak farz kılınmıştır." (Nisa 4/103).
"Oysa onlar tevhid inancına yönelerek dini yalnız Allah'a tahsis ederek O'na kulluk etmek namazı kılmak ve zekatı vermekle emr olunmuşlardır. İşte doğru din budur."(Beyyine 98/5).
"Namazı kılın zekâtı verin ve Allah'a samimiyetle bağlanın. O sizin mevlânızdır. O ne güzel mevlâ ve ne güzel yardımcıdır." (Hacc 22/78).
Sünnetten delil: Bu konuda rivâyet edilmiş çok sayıda hadis vardır. Bu hadislerden bazıları şunlardır: "İbn Ömer (r.a)'den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurmuştur:
"İslâm beş temel üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka bir ilâh bulunmadığına Hz. Muhammed'in Allah'ın elçisi olduğuna şehadet etmek namaz kılmak zekât vermek haccetmek ve Ramazan orucunu tutmaktır."(Buhârî İman 1 2; Müslim İmân 19-22).
Hz. Peygamber (asm) Muaz b. Cebel (r.a)'i Yemen'e gönderirken ona şöyle buyurmuştur:
"Sen Ehl-i kitap olan bir topluma gidiyorsun. Onları ilk önce Allah'a kulluk etmeğe çağır. Allah'ı tanırlarsa Allah'ın onlara gecede ve gündüzde beş vakit namazı farz kıldığını söyle. Namazı kılanlarsa; Allah'ın onlara zenginlerinden alınıp yoksullara verilmek üzere zekâtı farz kıldığını söyle. İtaat ederlerse bunu onlardan al insanların mallarının en iyisini alma mazlumun bedduasından sakın. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur."(Buhârî Zekât 41 63 Meğâzî 60 Tevhîd 1; Nesâî Zekât 1; Dârimî Zekât I).
Diğer yandan İslâm ümmeti bir gün ve gecede beş vakit namazın farz olduğu konusunda görüş birliği içindedir.
Namaz ergenlik çağına gelmiş akıllı her Müslümanın üzerine farzdır. Fakat yedi yaşına gelmiş olan çocuklar da namaz kılmakla emredilir. On yaşına geldikleri halde namaz kılmazlarsa el ile hafifçe dövülebilirler. Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurmuştur:
"Çocuklarınıza yedi yaşında namaz kılmalarını emredin on yaşına girince bundan dolayı dövün ve o yaşta yataklarını ayırın."(Ebû Dâvûd Salât 26; Ahmed b. Hanbel II 180 187).
Bir günle gece içinde farz olan namazların sayısı beştir. Yalnızca da vitir veya bayram namazları vacib hükmündedir. Bir bedevi ile ilgili olarak rivayet edilen şu hadis beş vakit farz namaza delildir:
"Bir gün bir gecede farz olan namazlar beştir." Bedevî;
"Benim üzerimde bundan başka bir borç var mıdır?" diye sorunca Allah'ın Resulu (asm) şöyle cevap vermiştir:
"Hayır kendiliğinden nafile olarak kılarsan bu müstesnadır." Bunun üzerine bedevî:
"Seni hak olarak gönderen Allah'a yemin olsun ki bundan ne fazla ne de eksik yaparım." dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurdu:
"Eğer doğru söylüyorsa bu adam kurtulmuştur."(Buhârî İmân 34 Şehâdât 26; Müslim İmân 8 10 15 17 18; Ebû Dâvûd Salât 1).
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi