Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕- Şafiî Hanbelî ve Malikî mezheplerine göre ihramlıyken elbise giyen kişi süresine bakılmaksızın dem üç gün oruç ve altı fakire sadaka vermekten birisini seçmekte muhayyerdir. Cezanın gerekmesi için bir günün veya gecenin geçmesi gerekmez.
- Peki bu orucu Mekke'de mi tutması gerekir yoksa memleketine dönünce tutabilir mi?
Değerli kardeşimiz
Orucunu istediği yerde isterse Mekke’de isterse memleketine dönünce orada tutabilir bunun için herhangi bir zaman veya mekân tayini söz konusu değildir.(1)
Bu kısa bilgiden sonra detaya gelince:
İhram yasaklarının ihlali yasağın ve ihlalin ağırlık derecesine göre hac veya umrenin fasid olması ve kazasının gerekmesi büyükbaş hayvan (bedene) yahut koyun veya keçi (dem) kesme fıtır sadakası (fidye) kadar bağışta bulunma bedelini ödeme sadaka verme oruç tutma gibi farklı sonuçlar doğurur.
İhlallerin müeyyidesi olarak ibadet cinsinden fiillerin seçilmesi ferdi ıslah etme ve ihlal dolayısıyla uğraması muhtemel mahcubiyeti giderme ayrıca bu vesileyle toplumsal dayanışmayı güçlendirme gibi amaçlar taşımakta olup bu yaklaşım İslam’ın kefaretler ve cezalandırma konusunda takip ettiği genel tavra da uyum gösterir.
İhramlı kimsenin bir gündüz veya bir gece süresince dikilmiş elbise veya iç çamaşırı giymesi durumunda dem yani küçükbaş hayvan kurban etmesi gerekir. Giyim süresi bir gündüz veya bir geceden az olursa sadaka-i fıtır verir.(2)
Şafii Hanbelî ve Malikî mezheplerine göre elbise giyen ihramlı kişi süresine bakılmaksızın dem üç gün oruç ve altı fakire sadaka vermekten birisini seçmekte serbesttir. Cezanın gerekmesi için bir günün veya gecenin geçmesi gerekmez.(3)
Hanefîlere göre dem Harem’de kesilir.
Malikilere göre avlanma ve cinsî münasebette bulunmanın cezası olan kurbanlar Mina veya Mekke’de kesilir; diğer kurbanlar her yerde kesilebilir.
Şafiî ve Hanbelilere göre ise aslolan demin Harem’de kesilmesidir.
Ceza kurbanları için belli bir süre bulunmamakla birlikte hatanın işlenmesinden hemen sonra kesilmesi daha faziletlidir.
Fidyenin ödeneceği yer konusunda fakihler arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Hanefîler kurbanların Harem’de kesilmesinin gerektiğini oruç tutma ve fakir doyurmanın ise her yerde olabileceğini söyler.
Ahmed b. Hanbel ve Şafii kurban gibi sadakanın da yalnızca Harem’de verilebileceğini belirtirler.
İmam Malik ise fidyenin üç türünün de her yerde ödenebileceği “hedy” niteliğindeki kurbanın mutlaka Mekke’de kesilmesi gerektiği fakat ceza mahiyetindeki kurbanın başka bir yerde kesilebileceği görüşündedir.(4)
Bütün fakihlere göre kasten çiğnenen bir ihram yasağı için fidye ödendikten sonra ayrıca tövbe etmek gerekir. Aksi hâlde cinayeti işleyen kimse fidye ödese bile günahkâr olarak kalmaya devam eder. Ayrıca bu fidye sadece fakirlere verilebilir zekâtın ödeneceği diğer kişilere veya kurumlara verilemez.
Dipnotlar:
1) bk. Haşyetu’d-Dessuki ala’ş-şerhi’l-kebir Li’d-Derdir -Birlikte 2/67; Srahsi el-Mebsut 4/75.
2) İbn Abidin Reddü’l-muhtar 2/488.
3) Nevevî el-Mecmû 7/383; İbn Kudâme el-Muğnî 5/381-382.
4) bk. Haşyetu’d-Dessuki Serahsi İbn Abidin Nevevî İbn Kudâme Srahsi a.g.y.
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi