Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Kurban kesmek Kur'an-ı Kerim'de emredildiği halde neden farz değil de vacip denilmiştir?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Cevap

Değerli kardeşimiz

Vacip:Kelime anlamı gerekli ve lüzumlu olan demektir. Farzın karşılığında bir terim olarak vâcip sadece Hanefi mezhebinde vardır ve aynen farz gibi Allah'ın ya kendi kelâmıyla ya da Elçisinin sözüyle kesinkes yapmamızı istediği şeylerdir.

Farz ile aralarında fark vardır: Vâcibi anlatan emrin ya Allah'ın Elçisine ait olup olmamasında ya da istenen şeyin öyle mi ya da böyle mi olduğunda ufak da olsa bir şüphe vardır. Bu şüphe yüzünden farz derecesinden biraz aşağı düşmüştür. Ikinci bir fark vâcibi inkâr eden yine bu şüphe yüzünden dinden çıkmış olmaz ancak günah işlemiş olur.

Bu yüzden kurban kesmek farz değil de vâciptir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm'de:

"Artık Rabb'in için namaz kıl ve boğazla." (Kevser 108/2)

denmektedir. “Kurban kesme ile namaz kıl” emri yan yana geldiğinden “namaz kıl” emri bazı alimlerce Bayram Namazı’na işaret sayılmış; bazılarınca da her gün kılınan beş vakit namaz olarak anlaşılmıştır. Böylece ayet-i kerimenin delaletinde ittifak meydana gelmediğinden Hanefiler’ce Bayram Namazı farz değil vacip sayılmıştır.

Yine “kurban kes” emri bazılarınca sadece Peygamberimize (asm) mahsus sayıldığından ayetin delaletinde ittifak sağlanamamıştır. Bunun için kurban vacip kabul edilmiştir.

Vacip amel bakımından farz gibidir. İşleyene sevap özürsüz terk edene ceza vardır. Fakat i’tikad bakımından farz gibi değildir; inkar eden dinden çıkmaz.

Hz. Peygamber (asm)'in de

"İmkânı olup da kurban kesmeyen bizim namazgâhımıza yaklaşmasın." (İbn Mâce Edâhı 2; Ahmed b. Hanbel Müsned II/321)

şeklindeki ifadeleri konunun önemini ortaya koymaktadır. Bu ve benzeri nasslardan hareket eden Hanefi fukahâsı kurban kesmenin vâcip olduğu görüşündedirler (Serahsî el-Mebsût Kahire 1324-1331 XII/8; Kâsânî Bedâyîu's-Sanâyi' Kahire 1327-1328/1910 V/61 62; el-Fetâva'l Hindiyye Bulak 1310 V/291).

Bu konuda İmam Malik'ten iki görüş nakledilmektedir ki bu görüşlerden birisine göre kurban kesmek vacip diğerine göre ise müekked sünnettir. Bilindiği gibi Maliki içtihat sistematiğinde vacip terimi Hanefilerin farz teriminin karşılığıdır. Zira Maliki Şafii ve Zahiriler başta olmak üzere müçtehit imamların çoğunluğuna göre özellikle de ibadet konularında farz - vacip ayrımı bulunmamakta ve bu iki terim aynı anlamda kullanılmaktadır.

Maliki mezhebinde kurban konusunda İmam Malik'in iki görüşünden vacip (farz) olduğuna dair görüşü değil müekked ayni sünnet olduğuna dair olan görüşü mezhepte ağırlık kazanmıştır. Maliki mezhebindeki müçtehitlerden kurban kesmenin vacip (farz) değil müekked sünnet olduğunu kabul edenler de kurbanı diğer müekked sünnetlerden daha üst derecede gördüklerinden dolayı sünnet olduğunu söylerken de özel olarak önemini vurgulayan ifadeler eklemektedirler.

Görülüyor ki kurbanın hükmü konusunda Malikilerin görüşüyle Hanefilerin görüşü büyük ölçüde paralellik arz etmektedir. Diğer mezheplere göre ise kurban kesmek sünnettir.

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi